Yerçekimi deyince elma
Telefon deyince birazı ısırılmış elma
Utanınca kızaran yanaklar elma
Elmalı turta Elmalı kurabiye
İlk çizdiğim resim elma
Okul çıkışı tezgahta satılan
Bülbül gülü sevdi
Gül bülbülü
Bülbül güzel sevdasını anlattı
Yaz boyunca
Sonbaharda bir ağıt dolaşıyordu
Dudaklarında
En uzun gece kısa bir kazağı asılıyorken
Isınmıyor sobası sönmüş
Odalar
Isınmıyor titremeyi hiç anlatmayan insanlar
En uzun gece kısa bir suskunluğu
Fısıldarken
Sahi ölmüştüm ben dün gece değil mi
Yutkunurken boğulmuştum son nefesinde
Gidişinle dikiş tutmaz bir kefen bedenimde
Ölmüştüm dün gece
Soğumuştu oda kalbim çarpmıyordu
Seni çıkartmaya çalışırken içimden
Sıradan düşünürsen,
Basit düşünürsen,
Sıralı omuz hizasında
Düşünürsen
Başka fikirlerin efendiliğinde
Farkedilmez bir köle olursun
Dün yürüdüm hükümsüz,
Başıboş asılsız.
Gözeneklerine doğru ilerledim
Bilinmeyenin.
Adım atacak yer yok içimde.
Korkudan tutunduğum
Tuttum elini
Türkünü söyle gelincik.
Bu rüzgara dayanamazsın,
Saklan gönlüme gelincik
Bu düzlükler özgürlüğün içindir,
Çıkar hırkanı gelincik!
Gitmek sana düştü
Ayrılık bana
Saatlerce beklemek yok artık seni
Saadet sana düştü
Yalnızlık bana
Bir rüyanın içinden çıkıverirsin belki
Yaklaştıkça gitti
Gittikçe uzadı
Soldukça tükendi
Ağladıkça sildi
Uzaklık değildi
Yakından tanımsız
Kucağıma aldım bulutları
Güneşe döndüm yüzümü
Sonbahar ayaklarımın altında
Bi tarafta rüzgar
Gittiğin durakta seni bekliyorum
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!