Boşver Gardaş !
Boş ver gardaş boş ver dünya zalimler ile doldu
Kaybettik ki, bulamayız artık doğru yolu
Allah deyelim ki, hayreylesin sonumuzu
Boş ver gardaş boş ver dünya zalimler ile doldu
Rüzgar tozsa,Sen,
sen mas mavisin,
Aklımdan geçenleri
süzemediğim tortularla
Eğer ki,Açmışsa zamansız
bir kırmızı gül saksıda
Bu tepeler"
"Gurbet yolu ne zormuş aşılmıyor ki bu tepeler"
Hastayım dostlarımı bekliyorum,ansızın geleler.
Geçti boşu boşuna ömrüm ona yanarım,elim bomboş
Ağlama gönlüm ihtiyarlık denen bu halde inan ki çok hoş."
Çiçeklerin açtığı her yerde anılarım canlanır.
Çiçekler yeşeren umuttur.Çiçeklerle yaşanır
Çok Geç kalmışım Korkuyorum;
Yine Kırbaçlanmış ki,gülüşün ağlar gibisin
Gözünden dökülen yaş değil çağlar gibisin.
Çiçekler ile söyleşen,dilin susmuş lal gibisin.
Ummanında kasırgalar esen dalgalar gibisin.
Bayrağım..
Dalgalan nazlı sancağım
Mutluluğum, sevincim sensin
Sen bu aziz Milletiminsin
gönül bahçem Ay Yıldızım,
Kalbim,Uğrunda şehitler sana feda
Uykusuzluk vakti…uyuyamam ki,ey geceler.
Bir tutam yarına umudum olsaydın eğer.
Bulutlardan örtülürler serilir üzerimize
Yaprak yansımalarından,Mehtap elimizde
Mavi olmayan bir hayat var her ikimizde
Don vurmuş gibiyim, Dizelerim üşüyor.
Dostum !
"Poşetle gelip bezle gideceğiz" diyorsun ya Dostum,
Söyle Dost'um bu fani alemde kalıp da ne edeceğiz.
Ahiret azığı için Yaratılış gayemizi hakkı ile bileceğiz.
Mercedes'e le dolaşsak,bile,bir gün dört çekere bineceğiz.
Aklın var ama böylesi dünyada neyi bileceksin?
Ne umurumuzda ki,.söyle,geriye kalan değil mi?
Göz yaşımızdır bizim; O dur bizim kazancımız karımız
Sabahları pür neşeyiz,akşamları ise neden efkarlıyız.
Daha vakıf değiliz ki,özümüzün sırlarına, özü bilelim.
Konuşmasını öğrenemedik ki,dilimiz hep sürçmekte
Düzlüğe çıkamadım !
Dik Yokuşlar öldürdü vakitsiz beni
Yorgunum Bir düzlüğe çıkamadım
Gezdim dolaştım küçücük dünyamda
Yol aldım ama menzile asla varamadım.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!