süzdüm gözlerimden
yalancı renkleri
parıltılarını gizledim
ay’ın bakir ışıklarına
gecenin esintisi
Üçgenin içindeyiz
Bazen geniş
Bazen de dar açılı
Hangi köşeye kaçsak
Yine de duruyor
ben bugünün gecesini
yanarken sokak lambaları
ötmez ise acı,acı sirenler
elimde bir fincan kahve
pencerede buğulu bir film
seyrederek nefes, nefes...
yalnızlıktı
saat adımlarından arda bakan,çaresiz
yalnızlıktı,karaçalı düşüncelerin bıraktığı iz,
kapris
ve yalnızlıktı boş kadehlerin,ardından
ufka bakan dalan başıboş....
eminim ki
minicik tohum tanesiyim
bir anda rüzgarla savrulabilir
ya da bir yağmur damlasın da boğulabilir...
Ve eminim ki
Hadi diyelim deneyimlisin..
İyi iş görürsün.
Ya da görmüşsün..
Çık bakalım sokağına.
Bak bakalım o gergin suratlara..
Farketmez aslında
sanma
bu feryatlar
bu yakarışlar,
ışıl ışıl caddelerin ses perdesine
takılır...
binlerce yürek,bir -kök peşinde,
yakınıyorduk durmadan....
duyularımız sağlamdı.
gençtik ateşli...
ama yinede yakınıyorduk...
yaşımız uygundu
zamana karşı durmaya,
sen ki yeditepeli,baş aktris kaidesi
sen ki göz pınarları kurumuş utangaç..
şimdi senin için,
çok kırılgan diyorlar..
kapanan son perde değil,seni üzen
oysa yüzyıllardır,sırılsıklam aşık figüranların
hayatını özetlemeli
okuduklarını özetler gibi...
bir savcı iddianamesine tam saha savunma hattı çizen
avukat gibi...ve son sapakta mecburi yön tabelasını görmeden
önce geçtiği yolları
yol üstündeki karşılaşmaları düşüncelerinde özetlemeli
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!