Akşam olur diz çökerim önünde
Yeter ki sev can veririm canımda
Gel sevdiğim hiç ayrılma yanımda
Gözüm kalır gözlerinde zor gelir
Taktir imiş sana verdim gönlümü
Yar senin kaşın olaydım
Gözünde yaşın olaydım
Ocakta aşın olaydım
Damağında bal olsam ben
Yar rüyanı görsem berrak
Toprak olmak ya da yağmur olmak
güneşi gören insan
suya tapar gibi
günah değil bu sevdalar
Leyla için Mecnun, Mecnun oluyor
gök ile yer arasında uçurum
Bir anda gözlerim kilitlendi
Yerimden kalkıp, girişmek istedim
Çaresizdim.. kanım donmuştu
Ekrana
Düzen bozuk kimlerin elinde
Taş yığını ve delikli kayalar
Munzur da yaşadı Kaypakkaya’lar
Göllerde tutar mı? Yoğurt mayalar
Mahpusta günleri kalıp sayanlar
Hacıbektaş’ta yiğit ulaş doğar
Gök görmeye iner aşağıya
Palazlanır rüzgar toprak ile kucaklaşır
Deniz kabarır balıklar kıyıya yanaşır
Kurumuş ağaç dik durur
Meydan okur güneşe
Aslı'sını arar kerem
Yana yana ağlamaz mı
Ferhat dağı deler iken
Coşup coşup çağlamaz mı
Gök kubbeye söyler diller
Güneş kurutsun ipek saçlarını
Tarasın hoyrat rüzgâr
Haberin olmadan
Su avuçlarındadır
Gözlerin aynaya ayna bakar
Kaşın çatıktır
Uçamaz yürekten ördek yaralı
Gönül sevdası var sıra saralı
Yanar can canana içi varalı
Ahmet Kayaları unutamayız
Türkülerin Şah Turnası şahanı
Namaz kılıp, Allah derler.
Helal bilmez, haram yerler.
Meydanlarda, yalan söyler.
Vekil saldım, şu meclise.
Ceplerinde, mühür taşır.
KIRBAÇLAMAK DÜNYAYI
İlk bakışta Yusuf Ter’in öyküsü bildik bir serüveni anlatıyor gibi; ücralardaki “bizim köy”lerden birinde doğmuş Ter, yoksulluk ailesiyle birlikte onu yaban ellere savurmuş, hasret, baskı, yoksulluk, çileler üstüne çile O’nu Düş ülkesinin ezgilerine vurmuş, oradan da duygul ...
DOST YUSUF
“Güzel insan Yusuf Ter’e”
Yıllardır hep doğru yazdığım için
Nedendir hep beni suçlarlar Yusuf
Düzenin hilesin sezdiğim için
İdama bizlerden başlarlar Yusuf
Şöyle düşünürüm olan çok acı
Tilkiye vermişler krallık tacı
Bu düzende meyve veren ağacı
DOSTUM YUSUF TER
1970 de Kozanlı’ nın, İmranlı Köyünde Dünyaya gelen Yusuf Ter, küçük yaşta babasının işi gereği İsviçre’nin Basel kentine gider. Bu göç esnasında eğitimini de İlkokul dördüncü sınıfta bırakır bir daha okula devam etmez. Fakat, İlkokulu bile bitiremeyen Yusuf Ter, boş durmaz, ...