Sevdalarım vardı ya
Gelip giden ruhuma
Sensiz dünyam dardı ya
Her şey senin uğruna
Güzellikte yarışak
İstanbul da yüzün ebedi gülmez
Geceleri un, tüneğin olmaz
Havası kirlidir sana hiç gelmez
Sevdam seni bekler avare gönlüm
Gece caddelere baktığın boşa
Rivayete göre Azrail ölür
Şeytan olarak da geriye döndü
Peygamber den biri bunu da görür
Aydınlık çağın da ışığı söndü
Seke,seke çaydan geçip de iner
hangi gecenin kurşunu
çınlıyor kulaklarda
çocukların yarına umutları
bakıyor mavi gök yüzüne
güneşin terk ettiği şehir
ne zaman doğacaksın
BAHANE
Halkın oyu partilere bahane
Bürokrat kıvırır işler şahane
Biri öbürüne der ki bir dene
Deneyene baki kalmadı dünya
Heyecanla, özlemle dünyaya geldi
Küskünleri barıştırdı
Yastığına nazarlık takıldı
Yemedi yedirdi, giymedi giydirdi anası.
Soğuklarda yorgan oldu
Aldı geceleri koynuna
Sözlerimi anlamazsın
Körmüsün beni görmezsin
Kendimi sana adadım
Gecem nasıl bilemezsin
Sevseydin beni anlardın
Linç kampanyası hemen başlatıldı
Savcıyla hâkime taş mı atıldı
Meze oldu medya, tuzu katıldı
İnsana değer yok, gördü Fazıl Say
Korku cenderesi bulup yaratmak
bakıyor hayata gözleri masum
çigarayı bırakalı yıllar olmuş
sakalı sacı ağarmış
avuçlarına nasır
dolmuş işten / ezilmekten
Füze kalkanına karşı duranı
Ey vatandaş suçlu diye kınadın
Görmedin sen çocuklara vuranı
Ey vatandaş eylemleri kınadın
… ABD’ye kul olmak mı muradın
KIRBAÇLAMAK DÜNYAYI
İlk bakışta Yusuf Ter’in öyküsü bildik bir serüveni anlatıyor gibi; ücralardaki “bizim köy”lerden birinde doğmuş Ter, yoksulluk ailesiyle birlikte onu yaban ellere savurmuş, hasret, baskı, yoksulluk, çileler üstüne çile O’nu Düş ülkesinin ezgilerine vurmuş, oradan da duygul ...
DOST YUSUF
“Güzel insan Yusuf Ter’e”
Yıllardır hep doğru yazdığım için
Nedendir hep beni suçlarlar Yusuf
Düzenin hilesin sezdiğim için
İdama bizlerden başlarlar Yusuf
Şöyle düşünürüm olan çok acı
Tilkiye vermişler krallık tacı
Bu düzende meyve veren ağacı
DOSTUM YUSUF TER
1970 de Kozanlı’ nın, İmranlı Köyünde Dünyaya gelen Yusuf Ter, küçük yaşta babasının işi gereği İsviçre’nin Basel kentine gider. Bu göç esnasında eğitimini de İlkokul dördüncü sınıfta bırakır bir daha okula devam etmez. Fakat, İlkokulu bile bitiremeyen Yusuf Ter, boş durmaz, ...