yaktım halici gemileri asıldı karaya
en ince yerinden vurdu abalıya
gecenin içine düştü heyula
şimdi bana kaçmak düşer
sabah gün doğumuna çok yar
gecenin içine kanar rüya
biraz hüzünlü zamanlar göreceksin
sonra ardından neşe
bir gün yaşanılacak
dedi uzaklarda kelebek
son kanadını çırptı
ve öldü
araftan döndüm sevgili
cennetine düştüm
cennet şiirsel değil
adına aşk diyorum, bağışla
gözlerin sevgili, yüreğin
keşfedilmemiş bahar sesi
adam ve kadın ayrı kediyi seviyorlar
aynı şehirlerde
kediler kavuşuyor
günler kavuşamıyor
adam ve kadın
kahve içiyorlar ayrı yerlerde
Tutmuşlar
Eli kolunu bağlamışlar
Eşikler ardında sokaklara atmışlar
Gaybın hükmü: adı dünya
Parçalarını toplamışlar
Kara tahtaya koymuşlar
Kedi ve çiçek
Bakışıyorlar şüpheli
Bu dünya kimin eseri der gibi
Lambasında saklanıyor cin
Tarihten çok ve eski
Dertli dertli düşünüyor yusufcuk kuşu
bu gece yağmur yağsın
eskimiş mavilerimi asacağım
sokaklarda son kez yalın ayak koşacağım
kağıttan gemilerimi yakacağım
çocukluğumu sırılsıklam unutacağım
bu gece yağmur yağsın
Bu kadar güzel bakma sevgili
Bütün hastalar iyileşecek umuduna kapılıyorum
Uzaklara bir yerlere yağmurlar yağacak
Dilan çocuk
Annesine kavuşacak sanıyorum
Bu kadar güzel bakma sevgili
bizde kavuşmak yok ama
çokça anı çokça düş var
papatya nasıl kıvranırsa içine doğru
ve bir ceylan soluğu nefes alırsa
benim de içimde
sokaklardan geçersen yalnız bir başına
En masum yerinden kanıyor yaşam
Bir çocuğu öldürüyorlar yine
Çaresizlik denizler kadar büyük
Umut, denizlerden ötede belirsiz ufuk
.....
Dans edelim ve içelim
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!