Aynadaki "BEN" bile sırtını dönmüş bana,
Yansımalar anlamsız ve kifâyetsiz.
Sağ elimi kaldırırım
Sol eliyle "SUS!" der bana,
Yansımamda "BEN" denen meymenetsiz.
Konuşmak
Aynıyız işte!
Soğuk demlerindeyiz mevsimin.
İklime inat,
Hüzün çiçekleri yetiştiriyoruz
Yüzümüzün bahçesinde.
Yârdan, yaralayanlardan geriye kalan
Denizi olmayan,
Yakamozlardan ve ilhamdan ırak olan şehir de;
Penceresiz evlere pencere,
Tenceresiz sofralara aş,
Çatlamış dudaklara su olmaya çalışıyorum düşlerim yettiğince.
Yağmuru seviyorsam,
Damlayı sevmelisin.
Karı seviyorsam,
Beyazı sevmelisin.
Ağlıyorsam
Ve güpe gündüz sarhoşsam,
Hüzünle baktığım,
Aşkla dolduğum
Islak kırmızı güller gibisin.
Bilmezsin
Sana dair içimdeki coşkuyu,
Bilmezsin
Bendeki
Bakmak bilmeden insan güzelliğine,
Dokunmak temassız, uzaklardan ellerine.
Yalnız bir selam olsun aramızda.
Keselim muhabbeti,
Dostluğu keselim.
Bir çırpıda kesip atalım,
O kardeşten ileri arkadaşlığımızı.
Bir selâmünaleyküm demiştik gelirken,
Kanamalı bir hasta vardı,
Hastane odasında.
Acildi,
Yüreği kanıyordu.
Gözleri kan çanağı gibiydi.
Sarhoştu üstelik.
''natamam dizeler''
Ben dilenciyim kapına dayanan.
At işte!
Gönlünden ne koparsa,
Kalbindeki sevgi kırıntılarından.
Karası kendinden daha güzel gece,
Loş ışıkta salınır sarhoş bir gölge
Ruhumu saran bir el var bu şehirde.
Nar gibi kızıl
Bir bütün görürüm kendimi gölgelerde.
Nar gibi paramparça içim



Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!