Yüreğim kanıyor kıpkızıl sana
Gözlerim ağlıyor nehir gibi sana
Sen uzaksın uzay gibi bana
Sana giden o yolları bulamadım
Kalmasada azığımda
bir dilim ekmek
gözlerinin sakinliğinde
doyup kanmalı
uzak şehirlerden
uzak iklimlerden
Sana Ulaşmak
Sana ulaşmak için kaç şehir daha gezmek lazım
Sevginden tatmak için nasıl bir insan olmak lazım
Gözlerine dalınca ellerini tutunca
İşte o zaman insan olmanın farkına varmak lazım
Sararmış yalnızlıklar vurdukça yüzüme bir bir eksiliyor gün gün tükeniyor ömrüm…
Çaresiz bir sonu beklemekte amansız bir sonu beklemekteyim…
Gitmekle kalmak arasında sıkışmış unutmayı denedikçe unutamamaktayım…
Sende solan yüreğim üç beş mısra sitemim ve bu sararmış yalnızlıklarla beraberim…
Dağ taş demez gelirdim
Yeter ki sen gel deseydin
Canım uğrunda verirdim
Yeter ki sen ver deseydin
Çiçek açmıyor dallarım
Özlemesem gelir miydim
Bunca yolu ardından
Canımdan canda verirdim
Geçseydin bu inadından
Ağlamaya sızlanmaya
Gene böyle sensiz böyle
Gene böyle yarım böyle
Söyle kalbim sen söyle
Bu yarım kalmışlık ne böyle
Aşktan yana sözler söyle
Seninle bu aşkın hikayesini
Ne çabuk yazmışız
Ne çabuk bitmiş
Masal mı rüya mı
Neydi bu aşkın
Öyle bir zamanda geliyorsun ki aklıma
Nerde, ne zaman, ne yaptığımı unutuyorum
Ve öyle zamanlarda özlüyorum ki seni
Bir anda tebessüm, bir anda gözyaşı yanaklarımda
Yakıp yıktığın bu yerlerden
Bir daha geçmez misin
Sen dolu umut dileklerinden
Bir tanesini seçmez misin
Ayrılığın külliyatı
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!