Bir O’nu sevdim, bir Sen’i
Bir O incitti beni, bir Sen
Kızgınım, öldürdünüz diye beni
Hoş, yaşarmıydım ki sevmesem…
Hiç aklıma gelmezdi, hiç aklına gelmeyeceğim
Beni sevmeyeceğin hiç aklıma gelmezdi
Birgün aramayacağın aklıma gelirdi de,
bunu beklemeyeceğim hiç aklıma gelmezdi
Bu gece seni özledim
Buruk bir Eylül akşamı
Yine kış yaklaştı,havalar serin
Ve ben yalnızlığımla bir başıma
Ve ben seni özledim
Sarı-sıcak bir halsizlikti sensizlik
Kızgın güneş altında umutsuz, buruk
Ellerim kavruldu sıcak toprakta
Yüreğim kutuplar misali soğuk
Sana hasretimi getirdim ötelerden
Ne kadar büyüyeceksin daha
Daha ne kadar büyüyecek
Toprağını mı değiştirsek
Sanki yerin dar gelecek
Ne çok geniş, ne de derin
Öznesi yitik bir cümleyim artık
Giriş kısmında yarım kalmış paragraf
Gözlerin baştan sona düş kırıklığı
Gözlerin
yalnızlığıma edilmiş yemin
Şimdi sen...
İnce, narin, yıkılmış
Toplayıp çantana
senden ne kaldıysa
-kaldıysa birşeyler-
alıp avuçlarına
Eledir çiçeklerin, bana hazanın düşer
Razı oldum son zaman, bir yeşil yaprağına
Gülüşüne râm olur cümle ehvan-ı beşer
Tohum olsam çürürüm, düşersem toprağına
Otursam roman yazsam gözlerinin rengine
Ellerin giriverir rüyalarıma
Bazen bir kuş gibi ürkek ellerin
Bazen atmaca gibi gönlümü kapan
Çocuk yüzüne inat erkek ellerin...
Sitemin beni tam kalbimden vurur
Soracak olursan
en çok kar soğuğunda
uzun yürüyüşleri seviyorum artık.
Ne baharın umudu,
ne neşesi temmuzun...
Yürürken kitap okumak güzel
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!