Anlatmakla bitermi karanlığın gebeliği
Yüzüne bakılmıyor dönüp duran dünyanın
zamana kulaç vuruyor cehennem
Anladım annem
Her yanımda ölüm egemen
Anladım
Doğunca ölüm yazıyor çocuklara
Anladım ben ölüyorum dönüyor dünya
kim bu kötülüğü fısıldayan dem
Beceremedim bu yaşam denen hengameyi
Rahmine geri döndüm
Yeniden doğur beni annem
Yaşamak mi bu anlatayım
Yasalar adamına göre yazıyorsa
Ve başkalarında kalan döküntü hayatları yaşıyorsak
Zindanlarda kalmışsa gözlerimizin renkleri
Kalmışsa kavgamizin atom parçaları
Çalınmışsa gelmemiş baharlaradan cemre
kurulan barikatlarda ezilirken gençler
Aman vermiyorsa soluduğun karanlık
Ne ekersen onu biçersin derken kelepçeler
Kana bulamak için çekilen tetikler
Zaman kendi cesedini taşıyan ölülerin elinde
Neden kendi günahında boğulmuyor zalim
Bu benim zamanım değil anlatamam kendime
Bütün bunlar yaşanırken
Yakamıza yapışan ölümü
Anlatmakla bitermi bu karanlığın gebeliği
Rahmine geri döndüm
Yeniden doğur beni annem
Kulluğa kök salanlara inat
Çığlığım ucurumlardan dökülüyor
dünyaya geldiğim günden beri
Kaç parçaya böldüler bilmem
Dışarı çakallardan kalan zemheri
Doğan güneş ağıtlarla iner güne
dönen dünya da yaşamak zor
Bedenim yağmalar içinde haziran
Susturdular dağıldım yaşamın yorgun çeliğide
Darağaçlarında mavi ve beyazdım
gökyüzü de cinayet kırmızı
Ve ölüm dökülüyordu cinayeti üstlenen tanrılar
Acımasız bıçak gibi indi karanlık
utanmanın gözbebeğine
Sakladım göğsüme kendime kalan kızı ve yalnızlığımı sakladım
Rahmine geri döndüm
Yeniden doğur beni annem
Sadece ortalama bir ömürdü yaşayıp gidecektim
Hangi yana dönsem çürümüş kaçak geceler
Hangi yolda gülüş dağıtsak yasak
harami sofrası kuralsız dönen topaç
Göğsümüzde ölen dünya
Sesimi boğan karanlık
Sesim sığınmış bir dilim lokmaya
Geleceğim serçelerin sabahı süsleyen cıvıltısında İşkence ile çoğalıp geleceğim
İçimden çalınmış güneşin gölgesinde oturamazsınız
Geleceğim
Yarım kalan hesapla
Karanlığı toprağa döken nem gibi
Rahmine geri döndüm
Yeniden doğur beni annem
Herkesin düşlediği bir hayat vardı uzakta
Vuruldular gözlerinde direniş damlıyor
Direnişin damlacıklarında yoksulluk
Vuruldular şehrin belli belirsiz karanlık izlerinde
Kaldırımlarda adı konmaz mesailer başladı
şehirlerin açlığında çoğaldılar
Enkaza dönmüştü kentler
Öpüşler artık dudağımızı kanatmakta öte gitmiyordu
Ve koca tarihin katili belirsiz
Rahmine geri döndüm
Yeniden doğur beni annem
Bahar kokulu ve sessiz
Bu karanlık ülkenin sesine düşen kahır
Zulmün tarihi yeniden yazılırken
Vicdanları kürtaj edilmiş sayfalar açılıyor
Hirosima ya yüz yıldır damlayan kan
Kanamakla devam ediyor zaman
Yüzüme iyi bak
yüzümde uyanan
filistinli çocukların şaşkın gözleri
Yalnızlığa satılan kadınların
Karanlık giydirilen kadınlar
Zehirli bıçakla Kesilen kadınların
Ve kadınların gözlerinde anafor çığlığı
Ve İşçiler
Kahkahalarda ve şaraplarda son bulan
emekçiler
Leşe dönen kaldırımlarda yudum yudum kanlar
Beddualar
Parçalandı toprak gözyaşıyla aman
Ben anlatamam bu kara sayfaları
Bu kendine resimler çizen kahrı
Rahmine geri döndüm
Yeniden doğur beni annem
Gözyaşının düştüğü toprak annem
Her sabah acıyla doğurduğun
Alın terini döküldüğün toprak
Yeşile boyadığın toprak
Yağmuruna sarıldığın çatlayan tohumlar
Yolun sonunda açarsa
Aç çocuklar için dönerse dünya
Gökkuşağına gömülen çocuklar yağmurla geri dönerse
Tetikler susar fünyeler çekilmezse
Düşlerimizi sakladığım sandık açılırsa
Geleceğim
Yeniden doğur beni annem
Sen kokulu ve sessiz
Kayıt Tarihi : 23.11.2006 02:13:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
yarınlara akrep salmışlar
ayışığını kirletenler
kendini halt sanmışlar
bizi yönetenler
Bu dizeler geçerliliğini sürdürürdüğü müddetce, dünya'ya yeniden gelsek bile....
yeniden doğur beni anne
yeşiller içinde
yeni yazgıyla yeni çizgiyle
alnımda emeğin teri olsun
yüreğim nazımla dolsun
çocuklu sevinçler içinde
Bu isteklerinin germekleşmesi mümkünmü? ........
Yüreğine sağlık çok güzeldi.
Saygılarımla.
TÜM YORUMLAR (4)