Bu şafakta, göğümde belirdi bir şimşek, bir alev, bir ay,
Yel esinti getirmiş, bana ulaşıyor çamuru, çölü geçerek,
Zirveye yakın kayalar, sarmalamışlar almak istiyorlar kendilerine pay,
Irmaklar okyanuslara yol yapmışlar, seni taşıyorlar sandallarından dökülerek.
*
Ben hâlâ aynı kişiyim, taç giydirmeden yaşatırım sevdaları,
Güllere kıyamam, onlar benim düşlerimin güzelliği,
Yamaçlarımda geyiklerin ıslaklığı artmış, hıçkırmaktan gözleri,
Kurtlardan rahatsız, namusuna gölge düşürmez geyik ailesi.
*
Yine de gel, ben dağların doruklarından bir beyim,
Havadaki kayanın, sıvı sızdırdığı o nefis bölgeden,
Gözün rengine değil, deyişine değer biçen biriyim,
Ben tutkuyu yaşatırım, buzdan, doludan, fırtınadan ürkmeden.
*
Okyanus, ancak benim gönlüm kadar derindir,
Tepe üstlerinde, atmacaların kuvveti, ancak karıncalara yeter,
Bir sevgi meleği, düştüyse yollara, açarım kolları, o bir kurtuluştur,
Konarsa kalbime bu yürek, bu gönül hep ona bağlanır.
*
Yine tükendi kahvem,
Bir sonraya, zaman kalmadı,
Daha yazacaktım ama,
Sıcaklık düşmüş içeceğe.
Kayıt Tarihi : 16.10.2025 17:30:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!