'Yolgeçen hanı' diye bir deyim vardır ya hani, herkes bilir. Daha çok selam vermeden gelip geçenler için söylenir, ikaz mahiyetinde.
Evet, han dediğin eskinin oteli, gelen kalır, işi biten alır dengini çeker gider. Yani yolgeçen hanı, yani sözü edilen.
Hah işte, dünya da öyle, yolgeçen hanı, insan için. Yalnız insan için mi? Bu dünyadaki her tülü canlı için de öyle. Gelişimiz pek selâmsız olmasa da gidişimiz selâmsızdır. bir "eyvallah" diyecek zaman bulamayız hiç kimseye.
Lafı uzatmanın alemi yok. Âşık Veysel'in dediği gibi iki kapısı olan bu handan çırılçıplak içeri giren, bir gün mutlaka diğer kapıdan yine çıplak olmasa da beş metre bir bezle çıkıp gidecek.
Yağmurlar içinden ıslandım geldim
Bir kuru değneye yaslandım geldim
Sıcacık çorbana muhtacım inan
Ölümlerden geçtim uslandım geldim
Üşüdü ellerim üşüdü kalbim
Devamını Oku
Bir kuru değneye yaslandım geldim
Sıcacık çorbana muhtacım inan
Ölümlerden geçtim uslandım geldim
Üşüdü ellerim üşüdü kalbim
"BU DÜNYA BİR MİSAFİRHANEDİR. İNSAN İSE ONDA BİR YOLCUDUR LAKİN VAZİFESİ PEK ÇOK BİR YOLCUDUR. VAZİFE İSE: BU KISACIK FANİ HAYAT İLE AHİRET YURDUNDAKİ BAKİ CENNETLERİ KAZANMAKTIR VESSELAM."
Hayırlı imtihanlar Recep bey kardeşim.
Bu şiir ile ilgili 1 tane yorum bulunmakta