Sende rengi toprağımın gülümün
Gece çözdüm gündüzlerim kör düğüm
Gözlerinde aşk ateşi gördüğüm
Kurşun gibi deldi geçti sözlerin...
Deniz gibi mavi mavi bakışın
gönülün adını 'küs' koydum dedim
kah üzüldüm, kah seni yerdim
manalar aradım, kendimi gerdim
ben gönlümün kapısına 'küs' yazdım...
ana, yar, kardeş dostu aradım
Gelirim demiştin sefer dönüşü
Puruvan neta yolun açık olsun
Kaç sefer geçti hala gelmedin
Denizi seyrediyorum sahiller boyu...
Mahsenlerde yıllandım.
Yıllar,yıllar üstüme
Kendi kendime ağladım.
Dönderdiler tersine çarkımı,
İç sevgilim, iç, mahsenlerde yıllandım.
Belki sarhoş olacaksın
Yağcılık bilmem gerçektir sözüm
Kimsenin malın da yoktur ki; gözüm
Yüzüm hakka dönük insandır özüm
Özüm hak yoluna manadır sözüm...
Efendi, yalandan sakal uzatmam
hırsızı sen ol kalbimin
bu gece çırıl çıplak
armağanım olsun sana
boş ver deme
daha tövbe etmedim
sefere çıkmam yakın
mazide kalan akşamları düşlüyorum,
Her gün biraz daha, biraz daha ırıyorum
Sihirli geçen günleri, geceleri sayıyorum
Denizlerde bahar akşamı, maziyi dinliyorum.
gece gölgeleri üzerinde, gece mavileri
Sokak ortasında meşale gibi yanan
Bir dereden akan sel gibiyim.
Çobanın üflediği kaval gibi inliyen
Pınarlardan akan şarıl şarıl suyum ben.
Bir yolcunun sevgiliye koşan yüreğiyim.
Dillerde şarkı gib namelenen
Pervanelere koşan kelebekler gibiyim
Yar kokuyor nisan yağmurları benim
Kalbimin hücrelerinde ruh gibi saklısın
Kimsenin bilmediği yürek de heyecanım...
Rüzgar biriktiriyorum yüreğimin içinde
Nasıl tarif edeyim nasıl?
Aklım şaşkın dilim lal,
İreme benzer güzelliğin
Gül kokar soluduğun nefesin.
Nasıl tarif edeyim nasıl?
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!