Vuslata Varış
Arafta kaybolmuşum, kendimi arıyorum,
Derdime derman nedir, her gün soranlardanım.
Vuslat umudu ile yaramı sarıyorum,
Bir bilinmez sevdaya kafa yoranlardanım.
.
Bu dünya rüya ise, gördüğüm bir kabus mu?
Yüreğimin içinde dert illeti suspus mu?
Gam yükünü yüklenmek sade bana mahsus mu?
Hâl bilmezlere karşı dimdik duranlardanım.
.
Gece gündüz karışmış, mevsimler hep kara kış,
Ömür kasnağında gam işlerim nakış nakış.
Zaman değirmeninde sonlar ölüme akış,
Yolculuk saatini hüzne kuranlardanım.
.
Anlamadım, gençliğim ne çabuk gelip geçti,
Bir masumun kalbini, zalim kırmayı seçti.
Acımadı hâlime, hayallerimi biçti
Başı taştan taşlara şimdi vuranlardanım.
.
Ömür sermayesinden biriken günah yükü,
Kimseye anlatamam, bana mahsus bir öykü.
Şimdi dudaklarımda kalan içli bir türkü,
Geçmişimi ha bire başa saranlardanım.
.
Güle uzanan yolda hep yalnız kalan benim,
Dikenlere takılıp, sararıp solan benim,
Bağbanın kapısını beş vakit çalan benim.
Vuslata yavaş yavaş sanki, varanlardanım.
Salih Kozan
Kayıt Tarihi : 4.10.2025 20:27:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!