Sabriye Babaoğlu Adlı Antoloji.com Üyesinin ...

sonumuz...kendi küçük kıyametimiz..dilerim gidişlerimizin sonunda vardığımız yerde yüzümüzün akı ile karşılaşırız...saygı ile

canım...senin o yüreğindeki GÜZELLİĞİN gerçeği ömre bedel....sevgimle

ömrümüzdeki canı günlere bulayan tuzakları aşabilme gücü yüreğimize sağlık versin diyorum üstad...saygılarımla

hocam hangi yorumla gelsem-de hakkını veremiyorum şiirlerinizin...her şiirinizde alıp kendimi bir başka aleme gidiyor ve orada kendimden çok aşkın en güzel halini sevmenin en saygılı bereketini ve insan olmanın onurunu yaşıyorum...size müthiş bir hayranlık duyuyorum...saygı ile eğiliyorum değerinize!

sizi okuyupta anlamak....hatta aynı duyguların çığlığını atmak...hatta ve hatta şiirce konuşan yüreğin baktığı yerde susmak....yine döndüm gözlerime....sizi okumak ve sözlerde görmek güzel üstad!

bana yasak, hüzne helal kadın..
payımıza hep veda mı düştü?....sayın Eroğlu HÜZNE HELAL KADIN....ben bu kısmında yakalandım şiirinizdeki etkiye...ki sizin sözünüzden çıkan her paylaşım değerini hakediyor...saygı ile

/seviştiğim en son kadından sonra gelerek birdenbire
ilk aşkım girer koynuma heyecanla, ne garip olur içim
taşlarım mayasından çürür zamansız, zaman değirmeninde
ağıt olur öğütülürken hücrelerim../

en sevdiğim elbisen, yakası açık düğmen olmuştu, kuytu kaçamaklarımda
teşrifat ışıkları, ...

Ve bakışlarımızda el değmedik saklı sevdalardan arınabilmiş çocuklar büyütüyorduk
Evlatlık verdiklerimizin yerine;.........konuşamadığım tarafımdan yakaladın beni..!

Düşen ve kalkan,
Ölen ve yaşayan
Tüm aşkların feryadına,
Hiç sevda yükü çekmemiş martılar şahitlik eder....benimse şahidim Karşıyaka vapurunda sevdiğimin ellerine düşen tek bacaklı bir martıdır!
ve o ellerin sahibi şu an sadece uzaktan aşka karışan yalandır...!

Sen bilme;
Bu şehrin bu gün sana yağdığını

Bilme…

Nice zamandır
Ben bu şehir her yağdığında;
Gözlerinde bakmaya kıyamadığım
Suretine sürükleniyorum.

İçlenme;

Sana en güzel raksını sunacağım
Ruhumun bu akşam…

Belki de dinlersen;
Yıllardan sonra ilk defa
İçimde birikt ...

Susuzluğumu bir insan bakışında kandırdığımda anladım,
Sırtlanacaksan bu âlemi, ağlamak yasak...

Kimse gülmüyor diye sakın yargılama,

Kaybolan maviliklerde tebessümler de tutsak...

AYLİN...zaten dolu dizgin duygulardayım...oturur içlenirim cümle alemin yanında...!!!!
ve bu kez saklama ...

canım....alnından öpüyorum seni!
seni görmek kadının adının V/AR olduğunu sesinden duymak onurlandırdı V/arlığımı...

söz ver....
sevgili sevgili benden daha çok seveceksin çiçekleri
bir lokma ekmek kadar paylaşacaksın bizi...
kısaca sözlerin değeri sevgiliden çıkarsa anlamında değilmi?...saygılarımla

zamanı koparan seslerin susluğundaki yüreğine tebrikler canım

mavisi umut olan yüreğinize değerinize siyah beyaz halimden tebrikler hocam....benim siyahım her ne kadar beyazımı kırsada maviler kırmasın kendini aşka...saygılarımla

sizin şiir sesinizde bir başka doyum var sayın Bilgiç...güç ve yürek öyle değerli ki kaleminizde saygılar

Ya sevenim olsaydın ya da hiç olmasaydın ...final her şeyin anlattığı bir son....ömür bin yıl yaşasada bu bekleyiş bir kişi için geçecek..saygılar

Çırpınmak değildi bunun adı
yada yalvarmak ....sadece onsuz kalmak istemeyen bir çığlıktı...çünkü yürek bir kere aşka gelmişti...değilmi?

Eksik olan masallarını tamamla gençliğinin. izin verme yolların yüreğini işgal etmesine. bir zaman diliminin herhangi bir parçası bile olsa düşle kavgamızı, yaralanmış aşkımızı... uğruna dövüştüğüm yurtlardan atıldığım ideoloji, günün birinde elbet çıkacaktır karşına. önce anlamayacaksın onu, sonra ...

hocam...yaşadıkça olmuşluğun acizliğine olmamışların hamlığını eklemedikmi?

her aşık kendi yüreğinde ağlar!!!!!!!!!

dem vurdun yıllar öncesine şair....
kendi yüreğimi kendi ellerimle öldürebilseydim..
ki bir AŞK ın sözü başarabildi bunu
bugün hala susa susa içimden giden için kan ağlamazdım....
sadece yaşıyorum bedenim sözlerim sesim duyulup görülüyor...
ama ya içim ...

1 Ağustosun tarihiydi bir gidişin seneler evveli
şiirlere döküldüm kaldığımda:((
hala şiir konuşuyor gitmişliğin ardında
tıpkı senin şiirin gibi Gökhan...
ne yazık ki son zamanlarda bir sevgi beni yine koydu AŞK ın geçmiş sandığım acısına...

ölümü bekliyorken gelmişti Hızır gibi...
beni benden çok bilen...
ötelerden biriydi, görmediğim, dinlemediğim...
kibrimle boğduğum biri .....acıtıyoruz illede yüreğimizdeki gerçekleri

bende üstad bende.....içinde olduklarımı okudum satır satır hemde...bende üstad bende.....................!