Yemenimin uçları, çıkamam yokuşları,
O yâre selam edin yedi dağın kuşları,
Allı yemeni, pullu yemeni,
Bir bahçeden bir bahçeye salla yemeni.
Ah severler seni.
Ben gülü deste bağladım, desteye beste bağladım,
Dün gece yâr hânesinde o söyledi ben ağladım.
Ben söyledim o ağladı,
Allı yemeni, pullu yemeni,
Bir bahçeden bir bahçeye salla yemeni,
Ah severler seni.
Beş bin altına, pahalıdır, üç bin altına, pahalıdır,
Pahası kaça, ben bilemem, söyle a kuzum, söyleyemem
Yalvar a kuzum, yalvaramam.
Al da gel, sar da gel, gelmezse yalvar da gel,
Allı yemeni pullu yemeni,
Bir bahçeden bir bahçeye salla yemeni,
Ah severler seni...
Bu zevk-û safâ sahnı çemenzâre de kalmaz,
Güller dökülür bülbül ölür hâre de kalmaz,
Bu nâz-ü edâ şûh-i sitemkâre de kalmaz.
Sabreyle gönül vuslatı ağyare de kalmaz,
Güller dökülür, bülbül ölür hâre de kalmaz...
'...ilk temaslarımızın bu menfi neticelerine rağmen,o,Combray'e birçok defa daha gelecekti...Gerçi,o büyüklerimin bana layık buldukları bir arkadaş değildi; fakat,zamanla hepsinde şu kanaat hasıl oldu ki,büyük annem rahatsızlığından bahsettiği anda onun döktüğü gözyaşlarına yapmacık denilemez...Bununla beraber,böyle ani teessürlerin,samimi de olsa,büyüklerimin indinde hiçbir kıymeti yoktur...Onların instenkt veya tecrübelerine göre,bu çeşit his taşkınlıklarının ne fiillerimizin neticesi,ne de umumi bakımdan,hayat telakkimiz üzerinde hiçbir tesiri olmaz ve ahlaki vecibelere riayet,dostluğa vefa,ciddi bir işi başarma,bir rejimi sebatla takip gibi hasletler,bir dakika gelip geçen bu ateşli ve kısır çoşkunluklardan ziyade,körükörüne alışılmış türelerdedir ki,kendilerine en emin temeli bulurlar...Şu halde,büyüklerimin benim hesabıma tasavvur ettikleri ideal arkadaşı,bana, ancak burjuva ahlak ve adetlerinin müsaade ettiği nispette muhabbet ve alaka göstermesini bilenler arasında aramak lazım gelirdi...Yoksa,beni birdenbire sevgi ile düşündüklerinden dolayı durup dururken bana bir sepet çiçek göndermek ve -sırf kendi his ve muhayyilelerinin ani bir hareketine kapıldıkları için- dostluk terazisini benden yana, -vazife ve göreneklerin tayin ettiği ölçüden çok daha fazla- indirmek isteyenler beni ancak gülünç bir vaziyete düşürebilirdi...Büyüklerimin koydukları his ve ahlak normları birer nas gibi o kadar sabittir ki,bunları yapacağımız haksız hareketler bile güçlükle yerinden oynatabilir; böyle bir ahlakın emsalsiz bir örneği olan büyük halam uzun yıllar dargın durduğu ve yüzünü görmediği yengesini -işte,bu değişmez kanunlara göre- en yakın akrabamdandır diye bir türlü mirasından çıkarmak istememiş ve bütün servetini ona bırakmak 'mecburiyeti'ne son nefesini verinceye kadar boyun eğmişti...'
'...o benim kitaplarımı okumamış olsaydı bile,birbirine benzer şeraitin merkezinde yaşayanlar arasındaki gıyabi dostluk alakasını içimizde taşıyoruz ve günün birinde,bu insanlardan biri karşımıza çıkınca onunla müşterek hatıralara malikmişiz gibi kendimize yakınlığını hissediyoruz...'
Ellere kanıp da gitme sevgilim
Hayat bu, gün gelir harcarlar seni
Bir de saçlarına karlar yağınca
Eskimiş şal gibi atarlar seni
Eğer gideceksen mani olamam
Düşersen sonunda yine bul beni
Vefasız kullardan vefa bekleme
Kıymetsiz bir pula satarlar seni
Bulamazsın bulamazsın benim gibi seveni
Bulamazsın bulamazsın seni mutlu edeni
Bulamazsın bulamazsın benim gibi seveni
Bulamazsın bulamazsın senin için öleni
Sevgilim dünyanın kanunu böyle
Sevip mutlu olan var mıdır söyle
Seni benim gibi kimse anlamaz
Mutlu olamazsın başka biriyle...
'...kıskançlığı önce bir,sonra bir ikinci,daha sonra bir üçüncü palamar atan bir ahtapot gibi,akşamın bu saat beş vaktinde,sonra bir başkasına ve bir başkasına daha sağlamca yapıştı...Fakir Swann ıstıraplarını icadetmeyi bilmezdi...Bu ıstıraplar,ona dışardan gelmiş olan bir ıstırabın ancak hatırasından,devamından ibaretti...'
Sevemez kimse seni, benim sevdiğim kadar
Sevgilim sen olmasan bu dünya neye yarar?
Her ân seni düşünür, her ân seni yaşarım
Seni sevmekten değil, kaybetmekten korkarım
Bir gün beni unutup başkalarına bakma
Birazcık sevgin varsa beni yalnız bırakma
Her ân seni düşünür, her ân seni yaşarım
Seni sevmekten değil, kaybetmekten korkarım...
Ezelden aşinanım ben ezelden hep zebanımsın
Beraber ahde bağlandık ne yapsan yari canımsın
Ne olsam zerrenim kalbimde halâ çarpar esrarın
Gel ey canan gel ey can kalkasın ferdaya didarın...
'Biz ülkenin Musevi vatandaşları olarak patronuz.Siz işçisiniz.(Siz askersiniz) Vakko olarak da hepinizi giydiriyoruz.Bayıla bayıla,övüne övüne Vakko'dan giyiniyorsunuz.'
açık bir sır
15.11.2007 - 18:44Vay ne olur ne olur
Sevda sırınan olur
Gözdür alemi gezer de
Gönül birinen olur...
memnun kaygısız
15.11.2007 - 18:42Erdi bahar sardı yine neş'e cihânı a'canım,
Eylenelim raks edelim lâle zamanı.
Açtı bu dem nâzile gül gonca dehânı,
Dinleyelim bülbülü gel lâle zamânı.
Faslı bahar seyrine çık sen bize gel de a'canım,
Gönlümüzü şâd edelim bezmi emelde.
Bağda bahar sînede yar, badeler elde a'canım,
Mey içelim raks edelim lâle zamanı...
öteki rüzgar
15.11.2007 - 18:40Yemenimin uçları, çıkamam yokuşları,
O yâre selam edin yedi dağın kuşları,
Allı yemeni, pullu yemeni,
Bir bahçeden bir bahçeye salla yemeni.
Ah severler seni.
Ben gülü deste bağladım, desteye beste bağladım,
Dün gece yâr hânesinde o söyledi ben ağladım.
Ben söyledim o ağladı,
Allı yemeni, pullu yemeni,
Bir bahçeden bir bahçeye salla yemeni,
Ah severler seni.
Beş bin altına, pahalıdır, üç bin altına, pahalıdır,
Pahası kaça, ben bilemem, söyle a kuzum, söyleyemem
Yalvar a kuzum, yalvaramam.
Al da gel, sar da gel, gelmezse yalvar da gel,
Allı yemeni pullu yemeni,
Bir bahçeden bir bahçeye salla yemeni,
Ah severler seni...
bitmeyen bekleyişler
15.11.2007 - 18:32Bu zevk-û safâ sahnı çemenzâre de kalmaz,
Güller dökülür bülbül ölür hâre de kalmaz,
Bu nâz-ü edâ şûh-i sitemkâre de kalmaz.
Sabreyle gönül vuslatı ağyare de kalmaz,
Güller dökülür, bülbül ölür hâre de kalmaz...
bitmeyen bekleyişler
15.11.2007 - 18:31Bağlamam var üç telli
Borcum var beş yüz elli
Gitti de yörük kızı gelmedi
Kocaya da vardı besbelli...
bitmeyen bekleyişler
15.11.2007 - 18:29Altın tabakta vişne
Oğlan ardıma düşme
Beni sana vermezler
Boşuna dile düşme
Ay doğmuştur ışıktır
Tabak dolu kaşıktır
Komşular ne karışır
O yar bana aşıktır...
film replikleri
02.11.2007 - 19:34-Ben artık insanoğlunun adaletine inanmıyorum...O yüzden onu yargılamak bize düşmez...Biz sadece ona yardım etmeliyiz anlıyor musun?
(Rocco e i suoi fratelli)
önyargı
25.10.2007 - 23:44'...ilk temaslarımızın bu menfi neticelerine rağmen,o,Combray'e birçok defa daha gelecekti...Gerçi,o büyüklerimin bana layık buldukları bir arkadaş değildi; fakat,zamanla hepsinde şu kanaat hasıl oldu ki,büyük annem rahatsızlığından bahsettiği anda onun döktüğü gözyaşlarına yapmacık denilemez...Bununla beraber,böyle ani teessürlerin,samimi de olsa,büyüklerimin indinde hiçbir kıymeti yoktur...Onların instenkt veya tecrübelerine göre,bu çeşit his taşkınlıklarının ne fiillerimizin neticesi,ne de umumi bakımdan,hayat telakkimiz üzerinde hiçbir tesiri olmaz ve ahlaki vecibelere riayet,dostluğa vefa,ciddi bir işi başarma,bir rejimi sebatla takip gibi hasletler,bir dakika gelip geçen bu ateşli ve kısır çoşkunluklardan ziyade,körükörüne alışılmış türelerdedir ki,kendilerine en emin temeli bulurlar...Şu halde,büyüklerimin benim hesabıma tasavvur ettikleri ideal arkadaşı,bana, ancak burjuva ahlak ve adetlerinin müsaade ettiği nispette muhabbet ve alaka göstermesini bilenler arasında aramak lazım gelirdi...Yoksa,beni birdenbire sevgi ile düşündüklerinden dolayı durup dururken bana bir sepet çiçek göndermek ve -sırf kendi his ve muhayyilelerinin ani bir hareketine kapıldıkları için- dostluk terazisini benden yana, -vazife ve göreneklerin tayin ettiği ölçüden çok daha fazla- indirmek isteyenler beni ancak gülünç bir vaziyete düşürebilirdi...Büyüklerimin koydukları his ve ahlak normları birer nas gibi o kadar sabittir ki,bunları yapacağımız haksız hareketler bile güçlükle yerinden oynatabilir; böyle bir ahlakın emsalsiz bir örneği olan büyük halam uzun yıllar dargın durduğu ve yüzünü görmediği yengesini -işte,bu değişmez kanunlara göre- en yakın akrabamdandır diye bir türlü mirasından çıkarmak istememiş ve bütün servetini ona bırakmak 'mecburiyeti'ne son nefesini verinceye kadar boyun eğmişti...'
mulholland drive / Mulholland Çıkmazı
25.10.2007 - 19:38Beethoven...
Yaylı Çalgılar Dörtlüsü...
Op.132
3. Bölüm...
mulholland drive / Mulholland Çıkmazı
25.10.2007 - 19:30Henryk Gorecki...
Eski Stilde Üç Parça...
3. Parça...
vakitsiz
24.10.2007 - 17:28Ama evlisin benim değilsin
Yıllar önce nerdeydin
Çok geciktik sevgilim...
vakitsiz
24.10.2007 - 01:46'...o benim kitaplarımı okumamış olsaydı bile,birbirine benzer şeraitin merkezinde yaşayanlar arasındaki gıyabi dostluk alakasını içimizde taşıyoruz ve günün birinde,bu insanlardan biri karşımıza çıkınca onunla müşterek hatıralara malikmişiz gibi kendimize yakınlığını hissediyoruz...'
Bleeding me
24.10.2007 - 01:44Tadına varmadan mutlulukların
Bu aşkı bir anda bitiremezsin
Alıp da başını gitmeye kalksan
Derdim ağır gelir, götüremezsin
Kalbime borçlusun ümit bağlattın
Gözüme borçlusun her gün ağlattın
Ömrüme borçlusun onu aldattın
Gençliğimi geri getiremezsin
Gün gelir de bir gün yalnız kalırsan
Beni hatırlayıp pişman olursan
Kendi kaderine düşman olursan
Yaktığın ateşi söndüremezsin
Kalbime borçlusun ümit bağlattın
Gözüme borçlusun her gün ağlattın
Ömrüme borçlusun onu aldattın
Gençliğimi geri getiremezsin...
bitmeyen bekleyişler
23.10.2007 - 03:49Ellere kanıp da gitme sevgilim
Hayat bu, gün gelir harcarlar seni
Bir de saçlarına karlar yağınca
Eskimiş şal gibi atarlar seni
Eğer gideceksen mani olamam
Düşersen sonunda yine bul beni
Vefasız kullardan vefa bekleme
Kıymetsiz bir pula satarlar seni
Bulamazsın bulamazsın benim gibi seveni
Bulamazsın bulamazsın seni mutlu edeni
Bulamazsın bulamazsın benim gibi seveni
Bulamazsın bulamazsın senin için öleni
Sevgilim dünyanın kanunu böyle
Sevip mutlu olan var mıdır söyle
Seni benim gibi kimse anlamaz
Mutlu olamazsın başka biriyle...
sû i zan
23.10.2007 - 03:05...
Arkamdan bir kahkaha duysam yaralanırım;
Onu bir başkasına râm oluyor sanırım,
Görsem pencerelerde soyunan bir karaltı...
...
before sunrise / gün doğmadan
23.10.2007 - 03:02Aşıka Bağdat sorulmaz, ufukları aşar gider
Ümid yolcusu yorulmaz, baht izinde koşar gider
Sevdaya karşı durulmaz, gönüllerde yaşar gider
Ümid yolcusu yorulmaz, baht izinde koşar gider...
sadakatsiz/unfaithful
23.10.2007 - 02:59Seni herkesten kıskanıyorum
Kalbimi yaktın ah yanıyorum
Yüzbin aşıkın var sanıyorum
Kalbimi yaktın ah yanıyorum...
Bleeding me
23.10.2007 - 02:58BWV 1041...
Allegro assai...
Muhayyile
23.10.2007 - 02:57Mazide kalan hatıra gibi
Şefkatli kollarını aç bana anne
Geceler çok soğuk, sessiz ve karanlık
Üşüdüm, üstümü örtsene anne
Anne, anne, anneciğim
Uyandım uykudan, aradım seni
Sağıma, soluma bakındım anne
Geceler çok soğuk, sessiz ve karanlık
Üşüdüm, üstümü örtsene anne
Anne, anne, annecigim
Yanımda olmanı ne çok isterdim
Dizine yatıp da uyurdum anne
Dilimde dua, gözümde rüyasın
Seni çok özledim, hasretim anne
Anne, anne, anneciğim
Uyandım uykudan, aradım seni
Sağıma, soluma bakındım anne
Geceler çok soğuk, ıssız ve karanlık
Üşüdüm, üstümü örtsene anne
Anne, anne, anneciğim...
sû i zan
23.10.2007 - 02:37'...kıskançlığı önce bir,sonra bir ikinci,daha sonra bir üçüncü palamar atan bir ahtapot gibi,akşamın bu saat beş vaktinde,sonra bir başkasına ve bir başkasına daha sağlamca yapıştı...Fakir Swann ıstıraplarını icadetmeyi bilmezdi...Bu ıstıraplar,ona dışardan gelmiş olan bir ıstırabın ancak hatırasından,devamından ibaretti...'
sadakatsiz/unfaithful
23.10.2007 - 02:35Sevemez kimse seni, benim sevdiğim kadar
Sevgilim sen olmasan bu dünya neye yarar?
Her ân seni düşünür, her ân seni yaşarım
Seni sevmekten değil, kaybetmekten korkarım
Bir gün beni unutup başkalarına bakma
Birazcık sevgin varsa beni yalnız bırakma
Her ân seni düşünür, her ân seni yaşarım
Seni sevmekten değil, kaybetmekten korkarım...
bitmeyen bekleyişler
23.10.2007 - 02:18Ezelden aşinanım ben ezelden hep zebanımsın
Beraber ahde bağlandık ne yapsan yari canımsın
Ne olsam zerrenim kalbimde halâ çarpar esrarın
Gel ey canan gel ey can kalkasın ferdaya didarın...
tarihi sözler
22.10.2007 - 10:15'Biz ülkenin Musevi vatandaşları olarak patronuz.Siz işçisiniz.(Siz askersiniz) Vakko olarak da hepinizi giydiriyoruz.Bayıla bayıla,övüne övüne Vakko'dan giyiniyorsunuz.'
Cem Hakko
tarihi sözler
22.10.2007 - 10:14‘Dünyanın özgürleşmesi için en çok Amerikalılar kendi çocuklarını feda etmişlerdir.’
A. Gül
Toplam 3989 mesaj bulundu