ŞU İKİ ŞEYİ HİÇ UNUTMA : ......................1. Senin başkasına yaptığın kötülüğü, ......................2. Başkasının sana yaptığı iyiliği. ŞU İKİ ŞEYİ HEMEN UNUT : ......................1. Senin başkasına yaptığın iyiliği, ......................2 ...
çin
27.08.2009 - 13:52Uygur Türklerine bu zulmü yapanlar,
Yoksa siz bir ÇİN settimiz daha olsun diyemi uğraşıyorsunuz :)
çin
27.08.2009 - 13:51Çin 1,5 milyar insanı ile en kalabalık insan topluluğunun yaşadığı yer
iş gücü ucuzluğundan kıytıırık mallar ürreten, bunu dünyyyyaya kkkakalayan,
Uygur Türk'lerine Zülmü kendilerince haklı göstermeye çalışan,
çekik gözlü insanların ülkesi.
satanist
27.08.2009 - 13:47Sonu İST ile biten kelimeler olumsuzluk çağrıştıırıyor nedense.
KapitalİST,
FaşİST,
KomünİST,
MarksİST,
SatanİST,
vs
vs
ölüm
27.08.2009 - 13:42Hayattayken; Başın Sonu,
Ölünce, Sonun Başı
teşbih (benzetme)
27.08.2009 - 13:41Teşbihte hata olmaz.
kürt
27.08.2009 - 13:40Bir insan ben Kürdüm diyorsa ona zorla sen Türk'sün diyemeyiz.
.
ÖNCELİKLE BİLMEMİZ GEREKEN ŞUKİ; HER DOĞULU KÜRT DEĞİL, HER KÜRT'DE PKK'LI DEĞİL.
kürt açılımı
27.08.2009 - 13:37Kürt açılımı demek,
bu vatan için ölen, şehit olan çocuklarımızın boşuna şehit olduklarıını gösterir.
.
Açılın bakalım, açılında, fazla açılırsanız şehit kanında boğulursunuz ona göre.
Herkese demokratik haklar elbette verilmelidir,
ama bu yapılırken de hak isteyenlerin sanki şimdiye kadar hiç bir hakları yokmuş gibi davranmanın ve teröriistlik yapmış elebaşlarının affedilmesi vatana şehitlere ihanettir.
galatasaray
27.08.2009 - 13:32Bizim başardıklarımız hayal bile edemeyip, tesadüfe bağlayanlar,
oldukları yerde saymaya mecburdurlar.
galatasaray
27.08.2009 - 13:31Küçük hdef peşinde koşanlar,
büyük işleri başaramazlar.
.
Limon Kızı
25.08.2009 - 09:23Limoni hemşehrim, Limon kızı
özlü sözler
21.08.2009 - 11:59* DUR YOLCU! BASTIĞIN YERLERİ TOPRAK DİYEREK GEÇME, TANI....
ne kaldı geriye
21.08.2009 - 11:56Dünyadan Sevgiyi merhameti çıkar al,
gör bak ne kaldı geriye.
limon
21.08.2009 - 11:55Hemşehrim Limoni'nin nick'ini anımsatıyor.
Umarım Limon gibi eşi değil, limon gibi faydalıdır çevresine.
galatasaray
21.08.2009 - 11:49UEFA'DA 58 maçta 24 ncü gaibiyet.
galatasaray
21.08.2009 - 11:48UEFA'DA 58. KEZ. OYNADIK
Galatasaray, tarihindeki en önemli başarılardan birine imza atarak 2000 yılında kupayı kaldırdığı UEFA'da toplam 58 mücadeleyi geride bıraktı.
Bu kulvarda, 24 galibiyet, 16 beraberlik, 18 yenilgi alan sarı-kırmızılı ekip, rakip fileleri toplam 91 kez havalandırırken kalesinde de 77 gol gördü.
galatasaray
21.08.2009 - 11:46Bu iş bu kadar. Helal olsun Aslanlar! UEFA Avrupa Ligi Play-off ilk maçında Galatasarayımız Estonya temsilcisi Levadia Tallinn'i 5-0 mağlup etti.
galatasaray
20.08.2009 - 16:07Lafla büyük olunmaz. En büyüğüz diyenlere sorun bakalım:
Avrupada kaç maç yapmış,
kaç maç kazanmış,
kaç gol atıp kaç gol yemiş,
avrupada kupa almışmı? ,
aldıysa kaç tane?
kaç tane Türkiye kupası var?
kaç lig şampiyonluğu var?
ne kadar taraftarı var?
mal varlığı nedir?
dünyada saygınlığı ne?
ne kadar tanınıyor?
kaç defa avrupada tur atlamış?
çeyrek final yarı final, final oynamışmı?
Bu nedenle Türkiyede tek BÜYÜK vardır; o da GALATASARAY'DIR.
galatasaray
20.08.2009 - 16:03Türkiye'de, tek büyük vardır oda G A L A T A S A R A Y
galatasaray
20.08.2009 - 09:524 SENE ÜSTÜSTE ŞAMPİYON OLDUK
AVRUPANIN KRALI OLDUK
Bunu başarabilen henüz yok
üç şey
19.08.2009 - 11:37DÜN : Geçti gitti bile.
YARIN : Erişirmiyiz Allah bilir.
BUGÜN : İçinde bulunduğun andır değerlendireceksen bu günü değerlendir.
üç şey
19.08.2009 - 11:35DÜN
BUGÜN
YARIN
galatasaray
19.08.2009 - 10:58En azından anadolu'da en nefret edilen takım değiliz.
kıl dönmesi
19.08.2009 - 10:41OSMAN EFENDİNİN BAŞ AĞRISI
hikayesinden çıkartılacak sonuçlar:
1. Vergiden turizme, sosyal güvenlikten adalet reformuna kadar
Berber Mehmet efendilerin fikirleri var, dinlemek gerek.
2. Bazen büyük sorunların çok basit çözümleri olur.
3. Burnundan kıl aldırtmayanların başı çok ağrıyabilir.
kıl dönmesi
19.08.2009 - 10:40OSMAN EFENDİNİN BAŞ AĞRISI
Osman Efendi bir sabah müthiş bir baş ağrısıyla uyanır.İlaç alır, geçmez. Bir iki gün bekler, ağrı devam eder.Doktor çağrılır. Doktor muayene eder, ağrı kesiciler verir, gider. Lakin Osman Efendinin baş ağrısı artarak sürer.Üstüne üstlük baş ağrısı yanı sıra gözleri de yaşarmaya baslar.Başka doktorlar çağrılır... Osman Efendi Uşak'ın ileri gelenlerindendir, ağrıyı kesene servet vaat eder.
Doktorların hiçbiri ağrıyı durduramadığı gibi sebebini de bulamaz. Ev halkı birbirine karışır, baş ağrısından geceleri uyuyamayan Osman Efendiyi İstanbul'a götürmeye karar verirler. İstanbul'da en iyi doktorlar seferber olur. Röntgenler, beyin tomografileri çekilir, testler yapılır... Görünüşe bakılırsa Osman Efendi turp gibidir. Oysa dayanması gittikçe zorlaşan baş ağrısı ve gözyaşları hayatı çekilmez hale getirmiştir.Ağrı kesici iğnelerle zor ayakta duran Osman Efendi bu defa da apar topar yurt dışına götürülür. O devirde Amerika değil İsviçre moda, Zurih'e gidilir. Haftalarca hastanede kalınır, onlarca profesör konsültasyon yapar, testler tekrarlanır.Sonuç:Osman Efendiye teşhis konulamaz. Artık yerinden kalkamayan Osman Efendiye ağrı kesici iğneler verilir, ülkesine dönüp 'dinlenmesi', daha doğrusu son günlerini evinde geçirmesi tavsiye edilir. Osman Efendi bitkin, aile perişan. 'Kader' denilir, Uşak'a dönülür. Osman Efendi yayla evinde bir odaya yatırılır ve ağrı kesici iğnelerle ölümü beklemeye başlar. Bir gün, hastanın keyfi gelsin diye, Osman Efendinin eski berberi
Berber Mehmet çağrılır. Berber yataktan kalkamayan Osman Efendiyi tıraş ederken, adamcağız derdini anlatır ve ölümü beklediğini söyler. Berber Mehmet bir an düşünür. 'Beyim? ' der, 'Sakın sizin burnunuzda kıl dönmüş olmasın' Bir bakar, 'Hah işte der. 'Kıl dönmüş.' Osman Efendinin
şaşkın bakışlarına aldırmaksızın çantasından cımbızı kaptığı gibi kılı çeker. Ev halkı Osman Efendinin köyü ayağa kaldıran çığlığıyla odaya koşar. Berber Mehmet, Osman Efendinin elinden zor alınır ve cımbızın ucunda tuttuğu yirmi santimlik kılla kapı dışarı edilir. Osman Efendinin kanayan burnuna pansumanlar yapılır, kolonyalar koklatılır ve yaşlı adam tekrar yatağına yatırılır. Ertesi sabah Osman Efendi aylardır ilk defa rahat bir uykudan uyanır. Gözlerinin yaşarması geçmiştir. Baş ağrısından ise eser kalmamıştır. Dönen kılın sinire yürüyüp gittikçe uzayarak dayanılmaz ıstıraplara yol açtığını doktorlar ancak o zaman keşfeder. Çözümün bu kadar basit olabileceği kimsenin aklına
gelmemiştir. Sapasağlam ayağa kalkan Osman Efendi, Berber Mehmet'i çağırtır ve ona bir servet bağışlar.
Toplam 4647 mesaj bulundu