arabanın ön koltuğunda gideceğimiz yerin tartışması yaşanırken
-olm dedimya balkon kafeye gidiyoruz ama balcoon diye yazmış herifler görürsen şaşırma (karadenizli bi arkadaştıda)
-tamam anladık...
malum yere gelinir ama kafenin teri bir türlü bulunamaz
derken kaldırımda yürüyen masum birine rastlarız... arabayı kullanan karadenizli arkadaş adama sorar:
-abi balcoon kafe nerde! ! ! yazıldığı gibi okumaya alışmış naapsın çocuk :))
meyva veren bir ağaç fakat onu taşlamaktan bıkmayan insanlar...
ağaç ise bazen çürük meyve verir buda birilerinin hoşuna gitmez,şikayet edip dururlar çünkü ağaç ekecek tohumu,büyütecek akılları yoktur! ! ! o çürük meyveleri yedikleri için o ağaca hep düşman olurlar oysa ağaç olmasa açlıktan ölürler,bir gün ağaç yok olacak ve kendi pis dünyalarında başbaşa kalacaklar
Denizekaradan bakmak ile denize denizden bakmanın farkı nedir bilirmisin
deniz:
elveda demenin buyrukluğunu
mavinin tonlarıyla avutmaktır
sevdiklerinden
her saniye uzaklaşıp
yine her saniye
onları göreceğin güne yaklaşmaktır
özlemin adını
sözlükten daha iyi
telafüz etmektir
sensizliğe
şiirler yazmaktır
dört mevsimi
bir bavula sığdırmaktır
hayal bile edemeyeceğin
uzakların
okadarda uzak olmadığını
bilmektir
mavi ile yeşilin
sarhoş olduğu yeri
360 kertede görmektir
kimsenin bilmediği
bir dili konuşmaktır
yakamozun her
rengini görmektir
yokluğunda
sevgi gibi acıtmasıdır
deniz:
en kara bulutları
en sert rüzgarları
en büyük dalgaları
insanlarla uğraşmaya
tercih etmektir
sancak ve iskeleyi
adını bilmediğin bir yıldızdan almaktır
gerçek kuzeyi bilmektir
ülkeni
dünyanın her yerinde
temsil etmenin gururudur
kendi yazdığın efsanelerin
baş rolünü oynamaktır
her limanda bir sevgili değiminden
nefret etmektir
deniz:
insanın düşünce balonlarıyla
dolaştığı yerlerdir
deniz tutmasını
alkol sarhoşluğuna
benzetmektir
yokluğun aslında
nasıl bir erdem olduğunu
keşfetmektir
fırtınanın hayallerini
yenemeyeceğine
inanmaktır
ufka bakıp
dünyayı küçümsemektir
deniz:
hep geleceği düşünüp
bu günü harcamaktır
keşke belki kelimesini
aklından çıkarmaktır
uykulardan kanter içinde uyanıp
dua etmektir
sabretmenin erdemidir
deniz:
tanrıyla buluşmaktır
insanın
inandığı herşeyin
aslında bir yalan olduğuna
inanmaktır
ölmekten korkmamaktır
duvarın bir kenarına çöküp
ağlanacak haline ağlamaktır
hayatında birkere bile olsa
gidip birdaha dönmemeyi
düşünmektir
deniz:
doğumlara ve ölümlere geç kalmaktır
insanın yanlız doğduğunu
ve yine yanlız öleceğini
hatırlamaktır
bir son varsa
sonuna kadar gidilecek
yerdir
deniz inanmaktır
yaşamaktır
sevmektir
ölesiye sevmektir
şimdi söyle
sen karadaki
sen denizi sevdiğinimi
zannediyorsun...
güzel anlatım için saol kayahan kardeş...
bende gidiyorum
o çok sevdiğiniz denize
allaha emanet olun...
Düşmanları kıskandıran çoğrafi ve stratejik güzelliği olan,dünya koordinat sistemi merkezinin (akıllı insanların eski planına göre) sultanahmetteki beşiktaşı'ndan başlayan dünyayı doğu ve batı olarak ikiye ayıran,yeni bir çağ açacak kadar kudretli,medeniyetlerin beşeği olmuş ve zamanında dünyadaki en görkemli yapılara sahip olan şimdi ise gecekondu şehri olan,şehirli insanların azınlıkta kaldığı buna rağmen çoğalıp üreyen lumpenlere barınak olmuş,hor kullanılmış topraklarına rağmen hala insanları seven(......'e kadar) ,kendisinden çok daha güzel yerler gördüğüm halde özlemimden çıkmayan...en güzel günlerimi yaşadığım yer...
enteresan diyaloglar
26.05.2006 - 20:04arabanın ön koltuğunda gideceğimiz yerin tartışması yaşanırken
-olm dedimya balkon kafeye gidiyoruz ama balcoon diye yazmış herifler görürsen şaşırma (karadenizli bi arkadaştıda)
-tamam anladık...
malum yere gelinir ama kafenin teri bir türlü bulunamaz
derken kaldırımda yürüyen masum birine rastlarız... arabayı kullanan karadenizli arkadaş adama sorar:
-abi balcoon kafe nerde! ! ! yazıldığı gibi okumaya alışmış naapsın çocuk :))
amerika
18.05.2006 - 23:27meyva veren bir ağaç fakat onu taşlamaktan bıkmayan insanlar...
ağaç ise bazen çürük meyve verir buda birilerinin hoşuna gitmez,şikayet edip dururlar çünkü ağaç ekecek tohumu,büyütecek akılları yoktur! ! ! o çürük meyveleri yedikleri için o ağaca hep düşman olurlar oysa ağaç olmasa açlıktan ölürler,bir gün ağaç yok olacak ve kendi pis dünyalarında başbaşa kalacaklar
mısır piramitleri
05.04.2006 - 23:16şerefsiz taksiciden yediğimiz kazığı hatırlatıyor! ! !
deniz
02.02.2006 - 22:55Denizekaradan bakmak ile denize denizden bakmanın farkı nedir bilirmisin
deniz:
elveda demenin buyrukluğunu
mavinin tonlarıyla avutmaktır
sevdiklerinden
her saniye uzaklaşıp
yine her saniye
onları göreceğin güne yaklaşmaktır
özlemin adını
sözlükten daha iyi
telafüz etmektir
sensizliğe
şiirler yazmaktır
dört mevsimi
bir bavula sığdırmaktır
hayal bile edemeyeceğin
uzakların
okadarda uzak olmadığını
bilmektir
mavi ile yeşilin
sarhoş olduğu yeri
360 kertede görmektir
kimsenin bilmediği
bir dili konuşmaktır
yakamozun her
rengini görmektir
yokluğunda
sevgi gibi acıtmasıdır
deniz:
en kara bulutları
en sert rüzgarları
en büyük dalgaları
insanlarla uğraşmaya
tercih etmektir
sancak ve iskeleyi
adını bilmediğin bir yıldızdan almaktır
gerçek kuzeyi bilmektir
ülkeni
dünyanın her yerinde
temsil etmenin gururudur
kendi yazdığın efsanelerin
baş rolünü oynamaktır
her limanda bir sevgili değiminden
nefret etmektir
deniz:
insanın düşünce balonlarıyla
dolaştığı yerlerdir
deniz tutmasını
alkol sarhoşluğuna
benzetmektir
yokluğun aslında
nasıl bir erdem olduğunu
keşfetmektir
fırtınanın hayallerini
yenemeyeceğine
inanmaktır
ufka bakıp
dünyayı küçümsemektir
deniz:
hep geleceği düşünüp
bu günü harcamaktır
keşke belki kelimesini
aklından çıkarmaktır
uykulardan kanter içinde uyanıp
dua etmektir
sabretmenin erdemidir
deniz:
tanrıyla buluşmaktır
insanın
inandığı herşeyin
aslında bir yalan olduğuna
inanmaktır
ölmekten korkmamaktır
duvarın bir kenarına çöküp
ağlanacak haline ağlamaktır
hayatında birkere bile olsa
gidip birdaha dönmemeyi
düşünmektir
deniz:
doğumlara ve ölümlere geç kalmaktır
insanın yanlız doğduğunu
ve yine yanlız öleceğini
hatırlamaktır
bir son varsa
sonuna kadar gidilecek
yerdir
deniz inanmaktır
yaşamaktır
sevmektir
ölesiye sevmektir
şimdi söyle
sen karadaki
sen denizi sevdiğinimi
zannediyorsun...
güzel anlatım için saol kayahan kardeş...
bende gidiyorum
o çok sevdiğiniz denize
allaha emanet olun...
Askeri Darbe
12.01.2006 - 19:08kendi paranla rezil olmak
ırak savaşı
12.01.2006 - 19:04sen sahip çıkmazsan,sahip çıkan bulunur...
istanbul
12.01.2006 - 18:57Düşmanları kıskandıran çoğrafi ve stratejik güzelliği olan,dünya koordinat sistemi merkezinin (akıllı insanların eski planına göre) sultanahmetteki beşiktaşı'ndan başlayan dünyayı doğu ve batı olarak ikiye ayıran,yeni bir çağ açacak kadar kudretli,medeniyetlerin beşeği olmuş ve zamanında dünyadaki en görkemli yapılara sahip olan şimdi ise gecekondu şehri olan,şehirli insanların azınlıkta kaldığı buna rağmen çoğalıp üreyen lumpenlere barınak olmuş,hor kullanılmış topraklarına rağmen hala insanları seven(......'e kadar) ,kendisinden çok daha güzel yerler gördüğüm halde özlemimden çıkmayan...en güzel günlerimi yaşadığım yer...
Toplam 7 mesaj bulundu