Üzüme varıyor elim, ateş suyuna Verili gülüş, kavi kanatlar, güvercin yörüngesi Ekleme ömür diyorum; giz’den gelen sevgili Raconu da kisvesi de kendisi Cemal’i soruyoruz: “ Uçurumda Açan “ İçinde bin sevdanın bir ömür demlendiği Ne yanıma yetişse: “ Beni Öp Sonra Doğur Beni “ “ Ka ...
hey günler kara günler fersiz kanatsız günler ne çember çıkarır yoluma ne çocuk göğünün de ayakları küt gelip de tavlamaz toprağı bir buluta gelinlik giydiremem ya gözlerim de kurur gönüllerim de
hey günler kara günler susuz soluksuz günler yedi kat a ...
Lorca: Çağrışımsal ve sezgisel mağmanın emziren yeri. Belli: O şiire yürüdükçe yeryüzünün bütün eskimo(a)sal kutupları İspanya.
Bir not: Üçüncü kıtanın ikinci dizesinde (' Alçılar, yaseminler arasından. ' ) 'alçılar' sözcüğü 'alıçlar' mı olmalıydı! Bir yazım hatası varsa, düzeltilebilinir mi?
Daha yaşarken mezarına lirik çarpılar koyanların elbet mezarları tevatürdür... Şiir; bütün gömütlere gün ışığıdır: Önce yamacına tutunup elde eder, sonra dilinde eritip sesini süsler...Her Gün'ün bir içimliğini neye borçlu sanıyorsunuz?
Lorca şiire yürüdü... yeryüzünün bütün karlı yerleri İspany ...
Anlatı okyanusu... öyle uzak ki...her şair anlatabildiği kadar görünür... Hırçın dalgalarla sarılan bir yara... ve onun çağrışım ve sezgi ipleriyle onarılan sessizliği...
O Baltalimanı'ndaydı bu İstinye'de Sayrılık iki bacalı bir gemidir Baş tırnak el göz omuz ayak Geminin adamları
Dağıldılar bütün doktorlara koştular Ne de çok kapısı varmış canımızın Ölçüldük biçildik bilmeceler içinde korkudan korkuya Ak giysileri giyiniyor gibiydik
İsmet Özel'in bu şiiri beni, iki yıl önce yazdığım bir şiire götürdü. Kaygılanmanın ne denli de derin olduğunu duyumsayarak... şairin ve okuyucunun hoşgörüsüne sığınarak... Belki kaygıyı azaltır diye...
Ey Yaşam Ateşinle Koru Beni!
bir zamanlar dost eline dolu varırdık ya haziranlardan do ...
Yazgının apaçık ortada ve bütün acılarda ortak oluşu... Ölüm de yaşam denli yakın; gözleri, dizleri ve elleri fersiz bir odanın yaşam ucunda... hemen şurada...İçindeki öyle ağır ki... kollarına söz yetirememiş o da...
Aşk; ayrılıkların su diye, özsuyu diye, gün indi iksirleri diye içildiği her yerde... Aşk; her zaman kıyı diplerinde, ayak izlerinde, öte geçelerde...Aşk; güneşi tırmıklayan hasat, gecenin el değmemiş göğüslerini tazecik sabahlara emzirten...
' Günyeniği ' de... utkusunu söz'ün koynuna gizlediği... Nasıl yenik sayılır bu yolda, kılıcı zamanın ve uzamın kınında kalan! Aslında söz'ün burçlarında atılan bir nâra da yeter ya!
Dünyaya doğal insan gözleriyle nasıl bakılır, göz payı,insanın ve ' doğa' nın kaynağından neyi, nasıl ' koparır '... gönül evine alınan şuncacık sabi hangi ' ninnilerle ' ağırlanıp, sarıp, sarmalanır...
' Ol kitapta böyle yazılıdır, Ol sevda, böyledir çünkü...'
Her sılanın dost selamı çam kanatlıdır: Nergisten ve mor sümbülden , düş'ten senfoni. Hem ümit üfürür yağmur yeline, hem iç açıklığı. Gelişi de gidişi de su serinliği.
Tülay Hanım'da lirik ve romantik renkler, onun her dokunuşuyla yeni tonlar kazanıyor. Dildeki özgünleşmeye, biricikleşmeye de tablonun çerçevesi diyelim. Tebrikler.
Duyarlılık, sezgi ve çağrışım alanlarında bütün çelişkiler/ çatışkılar iç içe olurlar da bir paradoksa mı çalışırlar! Dünyasal , tinmasal , eröyküsel ne varsa bilindik bir kürenin yer'sel yüzünde toplayıp tınısında sesini, renginde cicilerini sınamak için midir ki bu çaba! Ki, şairi de kerevetine ça ...
Tülay Hanım'ın şiiri sezgi ve çağrışım köprüsünü elde hareli mendil, çok sesli bir horonla geçer gibi...Vardığı yerde de bir güzellik deryasına dünden süslenmiş martılar...Kanatları herbir şeyden ivecen...Ne denir ; lirik bir turna uçması...yeryüzünün bütün telekleriyle kanat kanada...
Dolaşsa elden ele, gözden göze, dilden dile... iyilik , güzellik ve ille de insaniyetlik kokusu... zararı yok ; karanfil kimliğinde olsa da olur...Kaç kökü, kaç dalı, kaç tacı birleştirebilirse , kaç suya su verebilirse, kaç sudan geleblirse işte... dipdiri, dupduru ve capacanlı öylesine...Ona varan ...
Sanat yaşamı şiirle başladı. Minerva, İzmir İzmir, Ana Dili, Şiiri Özlüyorum, Edebiyat ve Eleştiri, Damar, Afrodisyas Sanat, Forumedebiyat, Berfin Bahar, İnsancıl, Güney dergilerinde şiir ve yazıları yayımlandı.   ...
Ülke
Cemal Süreya
09.01.2010 - 10:24Akrostiş
Üzüme varıyor elim, ateş suyuna
Verili gülüş, kavi kanatlar, güvercin yörüngesi
Ekleme ömür diyorum; giz’den gelen sevgili
Raconu da kisvesi de kendisi
Cemal’i soruyoruz: “ Uçurumda Açan “
İçinde bin sevdanın bir ömür demlendiği
Ne yanıma yetişse: “ Beni Öp Sonra Doğur Beni “
“ Ka ...
Rüzgarın Yırtık Yeri
Metin Altıok
26.12.2009 - 09:33Bin Acıya Kiracı*
hey günler kara günler
fersiz kanatsız günler
ne çember çıkarır yoluma
ne çocuk
göğünün de ayakları küt
gelip de tavlamaz toprağı
bir buluta gelinlik giydiremem ya
gözlerim de kurur gönüllerim de
hey günler kara günler
susuz soluksuz günler
yedi kat a ...
Sezilmemiş Aşka Gazel
Federico Garcia Lorca
08.12.2009 - 00:44Lorca: Çağrışımsal ve sezgisel mağmanın emziren yeri. Belli: O şiire yürüdükçe yeryüzünün bütün eskimo(a)sal kutupları İspanya.
Bir not: Üçüncü kıtanın ikinci dizesinde (' Alçılar, yaseminler arasından. ' ) 'alçılar' sözcüğü 'alıçlar' mı olmalıydı! Bir yazım hatası varsa, düzeltilebilinir mi?
Hep Seninle
Adnan Satıcı
01.06.2009 - 21:47'Bütün aymaz ölümsüzlükler gibi yüz yüze
Konuşuyor olsaydık
Çok uzak geleceği. '
Karanlık Güvercinlerin Kasidesi
Federico Garcia Lorca
25.11.2008 - 09:01Daha yaşarken mezarına lirik çarpılar koyanların elbet mezarları tevatürdür... Şiir; bütün gömütlere gün ışığıdır: Önce yamacına tutunup elde eder, sonra dilinde eritip sesini süsler...Her Gün'ün bir içimliğini neye borçlu sanıyorsunuz?
Lorca şiire yürüdü... yeryüzünün bütün karlı yerleri İspany ...
Katran
Kemal Varol
19.10.2008 - 11:58İster doğudan, ister batıdan, kuzeyden ya da güneyden... Nereden gidersen git; hep, çıktığın yere... Söz: Tersine nehir; suyun gözüne...
Bıçağa Adanan Çocuk
Kemal Varol
19.10.2008 - 11:39Anlatı okyanusu... öyle uzak ki...her şair anlatabildiği kadar görünür... Hırçın dalgalarla sarılan bir yara... ve onun çağrışım ve sezgi ipleriyle onarılan sessizliği...
Küfran
Kemal Varol
19.10.2008 - 11:12Her baba, her oğula bir veda'dır. Kaçışı yok; olacaktır.
Sonra, klarnet sesinden yapılmış karlı 'doğu treni'nin tarihi başlar. O da, çekiçlediği sesten Varol'an bir babanın vedasına kadar...
Zaman: Uçarı bir mürekkep izi; silindikçe koyulaşan...
Ağır Hasta
Fazıl Hüsnü Dağlarca
16.10.2008 - 16:49Sayrılar Evi ıı
O Baltalimanı'ndaydı bu İstinye'de
Sayrılık iki bacalı bir gemidir
Baş tırnak el göz omuz ayak
Geminin adamları
Dağıldılar bütün doktorlara koştular
Ne de çok kapısı varmış canımızın
Ölçüldük biçildik bilmeceler içinde
korkudan korkuya
Ak giysileri giyiniyor gibiydik
...
Naat
İsmet Özel
29.09.2008 - 02:03İsmet Özel'in bu şiiri beni, iki yıl önce yazdığım bir şiire götürdü. Kaygılanmanın ne denli de derin olduğunu duyumsayarak... şairin ve okuyucunun hoşgörüsüne sığınarak... Belki kaygıyı azaltır diye...
Ey Yaşam Ateşinle Koru Beni!
bir zamanlar
dost eline dolu varırdık
ya haziranlardan do ...
Adsız
Cengiz Bektaş
05.08.2008 - 09:08Yazgının apaçık ortada ve bütün acılarda ortak oluşu... Ölüm de yaşam denli yakın; gözleri, dizleri ve elleri fersiz bir odanın yaşam ucunda... hemen şurada...İçindeki öyle ağır ki... kollarına söz yetirememiş o da...
Aşk Ayrılığı da Bilir
Aydın Şimşek
22.06.2008 - 00:38Aşk; ayrılıkların su diye, özsuyu diye, gün indi iksirleri diye içildiği her yerde... Aşk; her zaman kıyı diplerinde, ayak izlerinde, öte geçelerde...Aşk; güneşi tırmıklayan hasat, gecenin el değmemiş göğüslerini tazecik sabahlara emzirten...
Sahi, ne kaldı aşktan ve ayrılıktan?!
Bitmeyen Tragedya
Mustafa Suphi
25.04.2008 - 13:18Bitmez! Tragedyadır da...ondan.
Günyeniği
Perihan Baykal
18.04.2008 - 14:48' Günyeniği ' de... utkusunu söz'ün koynuna gizlediği... Nasıl yenik sayılır bu yolda, kılıcı zamanın ve uzamın kınında kalan! Aslında söz'ün burçlarında atılan bir nâra da yeter ya!
Tebrikler.
Martımsı
Tülay Sustam
28.03.2008 - 09:43Bazan şiir martılarla gelir. Bir deniz atarlar gagalarından, yüz yüzebilirsen...Tebrikler Tülay Hanım.
Bitti O Sevda
Edip Cansever
14.01.2008 - 13:00Ay Akşam!
“Ne kaldı
Farkında mısın bilmem
Gündüzler..
Gündüzler biraz azaldı.”
Edip Cansever
Yırtığına sarıldık kundağımızın
Açmayan akşamın kurusuna
Durduğumuz dokunduğumuz azıcık araladığımız
İki katran kanat gibi yorulduğumuz
Ayrılığın ortasına oturduk.
Dağımızda yu ...
Vay Kurban
Ahmed Arif
13.01.2008 - 12:22Dünyaya doğal insan gözleriyle nasıl bakılır, göz payı,insanın ve ' doğa' nın kaynağından neyi, nasıl ' koparır '... gönül evine alınan şuncacık sabi hangi ' ninnilerle ' ağırlanıp, sarıp, sarmalanır...
' Ol kitapta böyle yazılıdır,
Ol sevda, böyledir çünkü...'
Usta, ol sevdanın da bir dil ...
Çam-Kokulu-Çala- Kalem
Meneviş Köylü
25.11.2007 - 13:03Her sılanın dost selamı çam kanatlıdır: Nergisten ve mor sümbülden , düş'ten senfoni. Hem ümit üfürür yağmur yeline, hem iç açıklığı. Gelişi de gidişi de su serinliği.
Tebrikler. Selamlar.
Esmer Ağrı'nın Kırık Beyazı
Tülay Sustam
22.11.2007 - 20:38Tülay Hanım'da lirik ve romantik renkler, onun her dokunuşuyla yeni tonlar kazanıyor. Dildeki özgünleşmeye, biricikleşmeye de tablonun çerçevesi diyelim. Tebrikler.
Sesler ve Küller
Behçet Aysan
16.11.2007 - 10:54Bigi iyidir, değerlidir, yaşamaya elverişlidir. Hele de 'acılarbilgisi' olunca daha...Şiire , türküye , destana... değen yerleri zamanda zor çiçekler açtırır. Ençok da yoksul gözlerin umut yenileyen bakışlarına , genç kızların günaydınlı kulak arkalarına yakışır. Katran karasına hiç, katran karasına ...
Âleme at beni
Ayşenur Yazıcı
16.11.2007 - 00:25Duyarlılık, sezgi ve çağrışım alanlarında bütün çelişkiler/ çatışkılar iç içe olurlar da bir paradoksa mı çalışırlar! Dünyasal , tinmasal , eröyküsel ne varsa bilindik bir kürenin yer'sel yüzünde toplayıp tınısında sesini, renginde cicilerini sınamak için midir ki bu çaba! Ki, şairi de kerevetine ça ...
Martı
Tülay Sustam
12.11.2007 - 14:00Tülay Hanım'ın şiiri sezgi ve çağrışım köprüsünü elde hareli mendil, çok sesli bir horonla geçer gibi...Vardığı yerde de bir güzellik deryasına dünden süslenmiş martılar...Kanatları herbir şeyden ivecen...Ne denir ; lirik bir turna uçması...yeryüzünün bütün telekleriyle kanat kanada...
Şiirle kal ...
Yerçekimli Karanfil
Edip Cansever
12.11.2007 - 12:48Dolaşsa elden ele, gözden göze, dilden dile... iyilik , güzellik ve ille de insaniyetlik kokusu... zararı yok ; karanfil kimliğinde olsa da olur...Kaç kökü, kaç dalı, kaç tacı birleştirebilirse , kaç suya su verebilirse, kaç sudan geleblirse işte... dipdiri, dupduru ve capacanlı öylesine...Ona varan ...
Şiir - tay
Tülay Sustam
17.10.2007 - 20:05'Şiir-tay': Yeli de yelesi de yerinde. Rahvanı da tırısı da bol olsun. Tebrikler.
Toplam 156 mesaj bulundu