Asla vazgeçmeyelim umutlarımızdan ; her gün yeniden doğan güneşle birlikte güncelleyelim umutlarımızı. Karanlıkla birlikte belirecek olan ay ve yıldızlara ne değin koşullanıyorsak umutlarımızı de böyle bir devingenliğin nesnesi yapmayı sürdürelim.
Gecenin başladığı yerden de düşlerimizi hep yedeğimizde tutalım. Kapımızı çalarak içeri aldığımız düşlerimizi kendimizden bile kıskanmalıyız.
Bir umuttan başka düşe ; başka düşten bir umuda. Her gün , her gece ; bir yenisine….
Çarşaf gibi uzanıyor Boğaz. Gök ay ve yıldızlarla dolu.
Düş bu ya,
Gecenin ilerleyen bir yerinde yol yokuş demeden , yorgunluğuna bakmadan , aç susuz da olsa o gelip zili çalacak. Heyecanla kapıyı açıp gönlünde ağırlayacaksın…
Birden ısınacak oda. Büyüleneceksiniz.
Dönülmez akşamın ufkundayız.Vakit çok geç;
Bu son fasıldır ey ömrüm nasıl geçersen geç!
Cihana bir daha gelmek hayal edilse bile,
Avunmak istemeyiz öyle bir teselliyle.
Geniş kanatları boşlukta simsiyah açılan
Ve arkasında güneş doğmayan büyük kapıdan
Devamını Oku
Bu son fasıldır ey ömrüm nasıl geçersen geç!
Cihana bir daha gelmek hayal edilse bile,
Avunmak istemeyiz öyle bir teselliyle.
Geniş kanatları boşlukta simsiyah açılan
Ve arkasında güneş doğmayan büyük kapıdan
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta