Kafamı kaldırdım. Bulutlara baktım. Hiç bu kadar güzel olduklarını fark edememiştim. Gökyüzü masmaviydi. Pırıl pırıl bir güneş, sanki özgürlüğümüzü ilan edercesine daha canlıydı. Bunlar çok yabancıydı bana.
Kuşlara özenmiştim yıllarca. Cezaevinin tepesinden geçerlerken, haykırırdım onlara.
“ Beni de alın yanınıza. Özgürlüğün ne olduğunu öğretin bana. Kanatlarınızda, dolaşayım dünyayı. Özgürce…. “
Anlamazlardı benim niye bağırdığımı. Hayal kırıklığıyla bakardım arkalarından. Bildiğim bileli oradaydım. Demir parmaklıklar arkasında. Kendime sorular sorardım; çoğu kez.
Sen uykusuzluk nedir bilir misin
Tırnaklarınla yastığını parçaladın mı
Gözlerini tavana dikip
Düşündüğün oldu mu bütün gece
Ve bütün bir gün
Belki gelir ümidiyle bekledin mi hiç?
Devamını Oku
Tırnaklarınla yastığını parçaladın mı
Gözlerini tavana dikip
Düşündüğün oldu mu bütün gece
Ve bütün bir gün
Belki gelir ümidiyle bekledin mi hiç?




Sevgili Hülya hanımefendi öykünüzü okurken sanki aynı anları yaşadım ve çok etkilendim. bu güçlü kaleminizi gönülden kutluyorum. Bilal Esen
Bu şiir ile ilgili 1 tane yorum bulunmakta