Dünya’nın merkezine, önce Türk’ü koyarız
Her şeyi Türk’e göre, Türklük için sayarız
Düşleri Türk’çe görüp,nazı Türkçe duyarız
Bıkmadan usanmadan; hep Türk’üz diyeceğiz
Bütün Türk yurtlarını, Turan eyleyeceğiz
Demir dağı eritip, hürriyeti seçmişiz
İnsanlığa adalet, medeniyet saçmışız
Karanlığı kapatıp, yeni bir çağ açmışız
Çağ açıp çağ kapatan; Fatih Sultan nesliyiz
Gemileri karadan yürüten efsaneyiz
Korkut Ata dedemiz, Resulullah akranı
Yazdığı destanlarda bulduk edep erkanı
Kaşgarlı Mahmut’umuz; dilimizin kaptanı
Dil demek; millet demek, dili yaşatacağız
İlim ile teknikle çağı kuşatacağız…
Esamimiz okunur, kocaman Türkeli’nde
Şaha kalktı Türkçülük Ebufez’in elinde
Zeki Velidi Bey’le, ulu Başkurt ilinde
Turan soylu halklarız, biz hepimiz gardaşız
Ulu Turan yolundan, vazgeçmeyen yoldaşız
“Dil”de,”fikir”de,”iş” de; birliktir temelimiz
Riyâkarlık bilmeyiz, ayandır amelimiz
Türk’ten gayri bir kelam yazmamak emelimiz
Üç laf etsek mutlaka, Türk’üz deriz üçünde
İşte budur farkımız, ötekiler içinde
Tarihe bir bakanlar, görür orda erliği
Koşuyoruz atiye; hedef “Türk’ün” birliği
El açtık yaratana, bozulmasın dirliği
Bağlıyız töremize, kaviyiz elimize,
Sahibiz dilimize, sağlamız belimize
Adriyatik-Çin Seddi; ikisinin arası
Türk’ün yüce vatanı, işte TURAN burası
Ötüken’den geliyor, yiğit Kür Şad narası
Altaylardan Tuna’ya, türkümüz söylenecek,
Havadaki bulutlar, biz de “Türk’üz” diyecek!
Haykırır Mehmet Emin, “dinim cinsim uludur”
“Kızıl elma ülküsü” kurtuluşun yoludur
İnandım iman ettim, Türk: Hak’kın has kuludur
Türk olarak yaşamak, Hak’tan bize hediye
Koşuyoruz atiye, Türk’üz ne mutlu diye
Hüseyn Cavid, Cefer Cabbarlı en önde gider
Ahmet Cevat çağırır, gelin diye el eder
Resulzade Mehmet Bey, haydi canlar haydi der
Bir kere kalkan bayrak, bir daha inmez yere!
Türk’üz, haykırıyoruz, göğsümüz gere gere
İsa Yusuf’ta gördük azim ile kararı
Bağbuğ Türkeş’le bildik azameti vakarı
Boğduk imanımızla Türk’e gelen zararı
Hüseyin Nihal Atsız başımızın tacıdır
Yazdığı her bir mısra, ruhların ilacıdır
Akçura yolundayız, Sibir’e sürülsek de
Dönmek bilmez yürürüz, çarmıha gerilsek de
Yaşadıkça Türkçüyüz urgana verilsek de
Alibey Hüseyin’le çıktık bu kutlu yola
Gökalp’le devam dedik, vermedik milim mola
Muhtaç olduğum kudret, nabzımdaki candadır
Dara düştüğüm zaman, sığınağım ondadır
Bilge’den Atatürk’e, damarımda kandadır
Andımız var Orhun’da; hep Türkçü kalacağız
Oğuz ata neslini, en yüce kılacağız…
Kayıt Tarihi : 18.4.2017 22:53:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu destanım "Bilge Kağan'dan Atatürk' e ve günümüze kadar geçen süreçteki TÜRKÇÜ DÜŞÜNCE SİSTEMİNİN HAYATA geçirilmesi yolunda ömür tüketen insanları ve Türkçülük hareletinin akademisyenlerini anlatır.
Türkiyeli olmak ayrı şey, Türkçü turancı olmak ayrı şeydir.
Selam vedua.
Aynı yürekten çıktığı noktasında şüpheliyim.
Bu 'BAYRAĞIM'ı yazan Türk,
Türkiyeliyimi yazan Milliyeti belirsiz.
demekki köyün suyundan.
benim yazdıklarıma bu yorumunuzu yapmışsınız eyvallah da
Türk ile Kürdü ayırırsanız ne Kürt kalır ne Türk,
ama birleştirirseniz Çanakkale misali ne ingiliz kalır ne fransız
sizin yaptığınız ayrımcılıktır,hepimiz türk'ü kürd'ü laz'ı çerkez'i kardeşiz..
sizin ırkınız ayrı ise o da sizin sorununuz,milliyetsiz değilim çok şükür
başka sözüm yok.
TÜM YORUMLAR (4)