Neler oldu neler geçti yadımda
anımsıyorum...
Nandı bir zamanlar ölümdü
ayrılıklar
Arkadaşlıklar ölümsüzdü
sonsuzluktu
Kırmızıydı dudağı
kırmızılar giymişti kadın
ayakkabıları çantası kırmızı.
parmakları narin tırnakları kırmızı ojeli
mahsun korku dolu gözlerikankırmızı idi
bırakmıştı bu sabah geride geçmişleri
birsözcük bir kelime olsada
seni anlatsam
destan yazıyorum kelime bulamıyorum
içinde sana uygun
sen nesin
hayatıma girdiğin gün oldu
gitme
sustuğuma ne anlam veriyorsun
düşüncelerin gözlerin de deli saçması
anlamadığım bir şey var gizlerin de
koşuyor sözler dilinde aksi aksi
gitme
gül gibi benzin solmasın güzel yar
seni düşlerken olurum bahtiyar
ilmek ilmek dokudum gözlerini
silmem artık hayalimden resmini
kim istemez sevmeyi sevilmeyi
hercai gönlüm bir seni silmedi...
Gönüllügönlümü verdiğim
seveseve ruhuma giydirdiğim
kalbime kalbini alıyorum
Her sabah gözümü açtığım da
Önce allaha şükür
Sonra sana ayinim
şairde buz kesilir şiirleriyle
sanki kendi doğaçlamamış gibi
yıllar geçsede yine o
ayni hisleriyle başbaşa kalır
Ağustos ayında karları
lapalapa yağdırır
tuhaf duygular örüyor ruhumu yavaş yavaş
bayram geliyor onun sancısımı bu yoksa
vurgun yemiş gibi bedenim
güz yağmurlarımı yüzümden akan
yanaklrım ıslak yok ağlamayacağım derken
yağmurlara inat
ben....sensiz....olamadım bir tanem
alın yazımdasın silemem...
gençliğim gibi geçti seninle seneler
aşk gözümü kör etmiş göremem
istemediğim içindir bütün mesele
aşk olmasaydı senden bana ne
selam...
yani merhaba...
yada iyigünler
selam dedim sadece...allahın selamını verdim
karşılaştık kapı girişinde
içeri giereken allahın selamını verdim
Aşk! .. neye göre...
Ne güzel başlarsın söze
kırmadan incitmeden nazikçe
kendini suçlar insan...o derece
sonrada ezik hislerle boğuşursun
komlekslere sokar konuşmaları
inatlaşmalar ve şaşkınlık dolu
senin için yazıyordur söylemez
ancak kalem kağıt elin ...