Şimdi bir çoban yeşil bir dağda
Kaval çalıyordur içli
Böcekler kuşlar kuzular
daha afacan daha içli
Şimdi bir fidan bir ormanda
Kimliksiz bir dehlizde bedenim
Tavsanmış gençliğimi baharı
İçim doğaya özlem ben mahkum
Kanıksamış acıların sunağı
Kırmızı hatlarla çizili şakağım
Bulutların tuvaline
Gözlerimle çizdim resmini
Yakamoza boyandı saçların
Gökkuşağı taç gönderdi
Saman yolundan buselerine
Artık bu sınıf dikiş tutmaz
Çocuklarım sürgitlere
Tahtası yüzüme ağlar
Tebeşiri elimi tutar
Dolu dolu otuz yılı
SOKAK VARDIYASI
Üşürdü sokak vardiyası
Fahişeler görürdüm namusunu giyinmiş
Kış olurdu buz tutardı ruhumun yatağı
Delerdi fırtına ciğerimin kılcal yanını
Gecenin içinde ayaklarım
Vurur ilik sarısı kanımı
Taptanır karanlıklar
Gün düşümünde
Umut çiçeklerektik
Kan şafağı sökümünde ufuklarda
Ağrı'da kasımpatı
Süphan'da nergis
Erciyes'te papatya
Varsay ki sevdalıyız
Karşı saflarda
İçimiz çöle kesti
Vurur musun beni
Varsay ki yapayalnız kaldık
Yalın kal yüreğim kendince
Kaydıraklı hayatın dağları göçmüş
Gönül evim ak bulutlarda hüsran
Epirilmiş yonca mevsimi
Çığlığa katık ettim çiği
Çocukluğum duvar dibinde güleç
Gençilğim tutsak
Dar bir coğrafyadayım
İçerim volkan
Mevsim zemheri
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!