Dün gece düşümde
Çocukluğum bir meri keklik
Duldasında oturmuş
Tezek kokulu evimin
Penceresindeki kuşlara
Yelek giydiriyor
Hasretini yorgan yaptığım
Üşüdüğüm geceler
Anılarım nöbet tutardı
Dolunay gülene kadar
Kuş sesidir içime akan
Ne arıyız bal ararız
Ne çiçeğiz balımız var
Tüm sevgiyiz ışıl ışıl
Arıdan çiçeğe kadar
Bıraktığım eski bir öykünün
Bu kentin arka sokaklarında
Kim bilir hangi türkünün içindesin
Şimdi kimin adı var
Dudaklarında
Kasvetli bir gece
Soyundu ay koynuna girdi gecenin
Dalga dalga bulutlarla
Göz kırpıyor
İşveli yıldızlar
Utanıyor ay
Sararmış yapraklardan çıkıp geldin
Saçlarımı okşadın ama ellerin yoktu
Lacivert renginde uyurken sesin
Tümcelerin pamuktan sıcaktı
Düşümde sen
Vurgunum Ruhi Su'ya
Ankara'nın taşını
Toprağını kokladıkça
Tükülerle belenmiş
Kemiğim etim
Kör bir kuyuda
Kımıltıdır aşk
Düşleri sırtlamak
Gökten yıldız çalmak
Bağlamak kangrenli yarayı
Derinliklerin kuytu akşamlarında
Bulutlara dalmışçasına enginlerde yüzelim
Ersin gölgemiz buğusunda sobanın
Gökyüzünün mavi aynasında gezelim
Sen vardın tap taze günahsız
Bahçelerde bir heyecan
Görülmedik büyüklük
Duyulmadık destansı
Daldan dala atlıyor cemreler
Bahar kokusu tetikte
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!