Alev sarmış bacayı
Ateş sensin, kor sensin
Bilinmeyen geceyi
Yakan sensin, od sensin...
Sevda denen heceyi
Bir gün bir yerlerde karşıma çıkma
Bir bakışınla yar sen beni yakma
Zaten en sondayım beni ağlatma
Canımı alıp da, teni bırakma.
Azabı oldun sen, yaşanan aşk mı
Bir garip haldeyim ben, söylemem hiç kimseye
Halim yoktur, ve de derdim, diyemem ki kimseye.
Sevda seli olup aksam ol gönülden aşağı
Nice çaylar beslerim ben, söylemem hiç kimseye.
Ağaç olsam gölgemdesin, güneş olsam yakmam ki,
Hüzün çaldığında kapıyı
Mevsimi hazan olur insanın.
Dökülen yapraklar sarar
Sararmış bedenleriyle dünyanı.
-
Ve düşen son damlası gözden yaşın
Bakışlar serttir, bakışlar yumuşak..
Bakışlar neşe doludur, bazense hüzün..
Tüm yaşanmışlıkları hayatın onda saklıdır..
Yaşanacak olan her şeye dair izler de..
Bakışlar sevgidir, bakışlar nefret,
Devir ise esas amaç
Ölüm ise son dönemeç
Kalpten ise Hakka inanç
Dünyayı ver, ten neylesin.
Hayat denen zor yolun sokaklarında
Nice düşenler var nice kalkanlar
Sırra erdim diyen hanın ol tahtlarına
Kurulup ta duran can dostları var..
//turan civelek
Bazen derinlere dalar, düşünürüm..
Efkar basar eskiyen bedenimi,
İşte o zaman ne kadar deliyse yüreğim,
Dağıtır dumanlarını her daim,
Bir rüzgar misali amaçsız geçmişimin..
-
Samimiyet kimin harcı?
Yakın dursak, hep bir acı
Anlatılmaz yok ilacı
Sanmayın ki caymaz gönül.
-
Vefalı kul olmak zordur
İnsan bu,
Yaş aldıkça öğrenir, öğrendikçe yaşlanır
Her gün bir gün yaş alır,
bir gün gelir, bin yaş birden yaşlanır
Yaş almadan öğrenmek mi,
Maharet!
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!