Eylül ayının sonlarına doğru gelindikçe evimizdeki heyecan da o oranda artıyordu. Zira ailemizin son (Allah bilir) bir üyesi daha dünyaya merhaba diyecekti. Bunu öğrenen bazı arkadaşlarımız tebessüm ederken bazıları da “Ne gerek vardı? İşte dünya tatlısı bir kızın ve iki oğlun var. Daha ne diye başına dert alıyorsun? Dördüncüsü fazla” diyerek bir sürü ekonomik nasihatler vermeden de edemiyorlardı.
Olsun, her çocukla beraber evde yeni bir pencere açılır, yeni umutlar yeşerir, yeni bir sevgi ve şefkat rüzgârı esmeye başlar. Allah’ın yardımını da insan daha bir yakında hisseder. Cennetten gelen en güzel hediye, bu hediye ile beraber tüm evi bir neşe ve huzur kaplar. Allah’ın rahmet ve bereketi o evi bir gökkuşağı gibi kaplar kucaklar. Şimdiden bile bunu hissediyoruz…
Bakın isim için bile herkesi bir heyecan sarmış durumda. En güzel kız ve erkek isimleri araştırılıyor. Zira cinsiyetini öğrenmek istemedik, sürpriz olsun istedik. Ben kız olsun istiyorum eşim erkek. İkimizde dua ediyoruz isteklerimiz için. Ama ben daha şanslı görünüyorum. 3.Erkek geleceğine 2.Kız gelmesi daha uygun. En azından bir şeyleri paylaşmaları için, kızımın bir kız kardeşi olması, kızım açısından da güzel bir şey olacaktır. Dualarımızda ki bu sebeplerin de dikkate alınacağı umudundayız. Hata buna o kadar inanıyorum ki:
Bir yıl kadar önce Ahmet Telli’nin Mardin Kızıltepe’deki Örnek Kitap Kırtasiye’de İmza günü ve şiir dinletisi vardı. Onun kitaplarından birini ona kızımın adına kitap imzalatırken:
İki sevdalı kalbin en gizli yarasını,
Bir bakış ki kudreti hiç bir lisan da yoktur,
Bir bakış ki bazen şifa, bazen zehirli oktur.
Bir bakış, bir aşığa neler anlatır,
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta