Puslu sisli havayı severmiş
Çakal çaylak çapulcu vesair,
İstismarcılarsa birbiriyle kısır kurak soyutlarda çatışan ayrılan ayrışan bozulan kutuplaşan ve didişen
Kullanıcısına ölürcesine adanmışların itiraz hakkını, özgür iradesini, sorgulama ve yaşam duyarlılığını biat ettiğine devrederek
Her buyruğunu küçük tanrı bilen kalabalıkların ölü yaşamından serveti belirsiz sermayedarlık artırırmış
Temsili misalden
Geceyi savuşup geçerken
Ambarın kenarındaki duvarda dımdızlak asılı duran küflü kayıştan
Ve cascavlak paslı çividen
Tekerleğe bağlanmış yahut kızağa koşulmuş uçurum gibi yalpalayıp yuvarlanmaya hiç boş durmaksızın
Hayatın kuyusunu, dünyanın çukurunu, evrenin kara deliğini ve insanın kökünü kazıyor …
Bütün kirlenmeler salgını kötülük
Ve Kötülük ,
Elinde insanı içine çeken karanlığa doğru bakıp yürüyen isli puslu fenerle, her yeri kaplayan beyaz karanlığa
Amansız burgaçlar bükerek dört bir yandan söküp topladığını kuytuya ıssıza ve göğün tavanına savuran
Yerle göğün birleştiği çizgiyi seçilmeyecek kadar bulanık bir karartı gibi darma duman olmuş karışmış
Akıl vicdan muhasebesi hiç bir şeyden doyup yetinip kanmayarak, temsili misalden
Konuştukça içindeki sıcaklığı kaybeden taze içilmiş çay buğusu gibi her yeri toza dumana rehin alan
Ve sanayi bölgesini andıran bütün renklerin gri rengine şehir yığınaklı yitik insanların
Ve temsili misalin çekmecesinde çirkefe batmaktan başka mümkünü yokmuş gibi
lekeli beyazlar üstüne şifreli şifresiz kara yazısı sıçrayıp bulaşan
…yolağzında çatallayıp duran enkaz zikzakları
Nisan/25
Kayıt Tarihi : 9.4.2025 14:56:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!