Hüznün yüzü aşktan, yana mı döner,
Benim içim bahar, kışa mı döner,
İçimde hasret hep, yaşa mı döner,
Aşka bir şans daha, versen olmaz mı?
Soğuk bir rüzgar gibi, esme üstümde,
Çok reklam sokuyorsun, şiirin arasına,
Edebiyat "edeptir", bakılmaz parasına,
Paradan kalemler şairmiş, vay anasına,
Susayım dedim, olmuyor Antoloji..!
Bak bak, herkes bir tarif arıyor aşka,
Su olmadığı yerde, teyemmüm olur,
Suyu görünce, teyemmüm de bozulur,
Bu kadar kabir varken, nasıl da unutulur,
Sen fark etmesen de, ölüm aramızda yaşıyor..!
Kuran ne anlatıyor, okuyup dersi alın,
Ölünce ölemiyor, anlayacağın insan,
Ölümün ölmesine şahit, o kadar,
Bir defter, veresiye nimetlerin tahsilatı,
Ameller yoksa ötede, hiç gülemiyor insan..!
Manasız kabirler, taştan tahtadan başlıklar,
Bir tabakalık tütün, bir çakmaklık ömür,
Durma ihtiyar; yak cigara üstüne cigara,
Havasız çömlek dünya, o delikten üfür,
Düşlediğin hayat, çoktan düşmüş pazara..!
Üfür dumanı, boş ufuklar delinsin,
Adı ''Ömer'' Soyadı ''Halisdemir''
Görev ''Vur'', kapansın defterikebir,
Vatan, o tek kurşunu beklemektedir,
Seni anlamak kolay, anlatmak zor..!
Tereddüt, endişe ne?, ''yürek'' gerek,
Sıcak bir Ağustos, saat gece üç suları,
Kırk beş saniye, yedi nokta beş civarı,
Kıyamet koptu, İzmit, Gölcük, Adapazarı,
Çöktü bir hüzün, adı deprem acı Deprem..!
Bir gürültü, on binlerce feryada ulaştı,
Müdür; gel bakalım buraya,
Senin sesin pek gürmüş,
Aday yaptım inceden saraya,
Böylesi ne duyulmuş ne de görmüş..!
Ülkeyi yönetmeye talip,
Ahval ortada, İman ve ahlak bozulmuş tümden,
Öyle bir çöküş ki bu, daha beter, toplu ölümden..!
Aynada sıkıntı yok, karakterler kevgir,
Niyet kemse kapı çok, nereden girersen gir..!
Ağzı olmayan suratlar konuşacak,
Aldırma! ...
Onlar ''parantezin'' içinde mutlu olduğunu zannedecek,
İnanma! ...
Osmanlı da, ruhu da, ecdadın ruhu da onların parantezine sığmayacak kadar büyüktür.
Asıl bunu fark edememek YÜKTÜR..!
her şiirinizi beğenerek ve merakım törpülenerek okudum tebrik ederim yüreğinize sağlık.