İki tebessümüne
İki cihanını yakar
İnsan denen canavar,
Sonra der:"Huyum bu, ne var",
Aldırmaz, demez gözlerinde kan var.
İnsan bu, ömrü bambaşka mecralarda,
Kiminin ömrü biter yollarda,
Kiminin ak gerdan kollarda,
Kimi yıkanır yedi iklim sularda,
Kimi kömür karası çamurlarda,
Kiminin arzusu huzurlu uykuda,
İnsan dediğin kuru beden değildir,
İlle de sözü şen olmalı.
Canan dediğin sade bir ten değildir,
İlle de özü can olmalı.
Olmasın başımda hiçbir tasa,
Benden yana olsun her yasa,
Afili araba, makam ile masa,
Bir de servetle dolu bir kasa,
Hem de olayım İsa ile Musa,
Bir elimde şifa, bir elimde asa,
Haber göndermişsin,
"Biz ayrıldık" demişsin,
Şiirlerimi gönderecekmişsin,
İstemem, sende kalsın.
Artık sevmiyormuşsun,
Yaptığı iki günlük iyilik,
İstediği ömür boyu kölelik,
Ne gelsin böyle bir iyilik,
Ne de olsun öyle kölelik,
En iyisi kadere amelelik.
Kaç kere geçtin kalbimden
Yıkıcı bir tufan gibi,
Geride kalmadı zerre kadar tozum,
Kaç kere geçtin akılsız başımdan,
Pişmanlıklar bir türlü düşmüyor yakamdan,
Başımı duvarlara vurmak çare değilki.
Kaç para kalp atışı?
Kaç para aşk bakışı?
Kaç para can yakışı?
Kaç para kan akışı?
Kaç para eder insan?
Kaç paraya değer şan?
Bir ateşe düştük ki adı aşk günahı,
Gözlerimiz, dudaklarımız, tenimiz
Yakıcı kordan günah damgalı,
Hücrelerimizden akıyor vebali,
Yüreğimiz vurgun yemiş gibi sancılı,
Anafor gibi içine çekiyor ikimizi,
İtiraf ediyor gözlerin sevmiyorum desen de,
Bir öfkeyle arkanı dönüp gitsen de,
İnan sevgilim kalbim senin ellerinde,
"Kal" diyor herşeyin bana "git" desen de.
Özür diliyorum diz çöküp önünde,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!