Sözün Öncesi Söz - Kavl-i Garib Çoban

Sözün Öncesi Söz - Kavl-i Garib Çoban

İnsanın yaşam süresi bir an; özü akıcı; duyumları belirsiz.
Tüm bedeninin bir araya gelmesi kolay bir ayrışma.
Ruhu bir kasırga; kaderi tahmin edilmesi zor.
Daha dün gibi, şöhreti belirsiz bir fikir.
Kısacası, bedeninden geriye kalan her şey akan su.
Ruhundan geriye kalan her şey ise düş ve duman.
Neler çeker bu gönül söylesem şikâyet olur.
En güzeli, teheccüt vakti beklenmedik olanı, şems vakti beklemektir.

Bir kısmı ise insan kabristanda kendini gördüğü zaman insan olduğunu hatırlardı.
Cenaze gördüklerinde zaman ellerine tespihi alıp kabir kabir dolaşır.
Hiçbir şey anlamamalarına rağmen Kur'ân-ı Kerim ve vaaz dinlerlerdi.
Karşılıksız sevgiye gerek görmeyenleri için iyiliğe hiçbiri yanaşmazdı.
Ayrıldıkları zaman sadakat bitti mi.
Bunların vefaya duygusu da Elveda! diyerek yoluna giderdi.
Mevsimlik elbise giymeye benzeyen bu çeşit seni seviyorum, ahiretliğim diyenlere ben her zaman hayret ederdim.
En güzeli, teheccüt vakti beklenmedik olanı, şems vakti beklemektir.

Hayatı bir savaş, yabancı bir diyarda bir yolculuk.
Delirmek lazım, bu kadar putperest arasında yaşamaktansa.
Dünyada her şey oranlı oluyor.
Buna göre de delilik de bazen mutluluk bazen de felaket sayılmaya gayet uygun bir durum.
Ölümünden sonra gelen şöhreti ise bir unutuluş.
Öyleyse bize ne yol gösterebilir?..
Tek bir şey, karşılıksız sevgi.
En güzeli, teheccüt vakti beklenmedik olanı, şems vakti beklemektir.

Bugün ağladım.
Zayıflıktan değil, ama öyle derinden okşayan anılar var ki…
Ben yine açım!..
Ruhum kendisini doyuracak düşünce gıdasını henüz bulamadı.
Öyle güzellikle kucaklayan ki, canını acıtan.
Güzel bir şey gittiğinde ruhun taşmasıydı bu,
Olanlar için değil, içimde hâlâ atanlar için.
Çünkü asla unutmayan insanlar vardır.
Ve anladım ki gerçek aşk asla ölmez.
En güzeli, teheccüt vakti beklenmedik olanı, şems vakti beklemektir.

Ve sen oradaydın, söylemediğim her şeyde.
Karşılıksız sevginin bir parçası olduğun her şeyde.
Sen bir hata değildin.
Vay!..
Sen varsın ha!..
Acaba var mısın?.
Sen benim sahip olduğum en güzel şeydin.
Parmaklarının arasından kaçan iç çekiş, kimsenin seni görmediği zamanlarda teninin altında yanan kalp atışı olmak istiyorum.
Bana sonsuzluktan bahsetme.
Bana bu geceden bahset.
En güzeli, teheccüt vakti beklenmedik olanı, şems vakti beklemektir.

Kapalı dudaklarından, titreyen teninden, sana yazamayan.
Sadece seni yutan arzularımdan bahset.
Seni ruhumla mı, tenimle mi seviyorum bilmiyorum.
Teheccüt vakti bir gün kalbimin durumunu incelediğim zaman, acayip bir karmaşa içinde olduğunu hayretle gördüm.
Küfür ile iman, inkâr ile ikrar, tasdik ile şüphe arasında bir durumdaydım.
Yürü kavline ey güçsüz seyyah, yürü durma yürü garib gönül.
En güzeli, teheccüt vakti beklenmedik olanı, şems vakti beklemektir.

Güzellik geçicidir, ölüm var ölüm.
Sadece bizi gerçekte olduğumuz gibi görmeyenlerin gözünde.
Sonsuz bir aşk istemiyorum, seninle öyle gerçek anlar istiyorum ki, zaman onları silemediği için kıskansın.
Zamanın özelliklerini taşıyan insanlar, her satırı bir hikaye olduğu için güzelsiniz.
Dokunmaya cesaret edemediğimiz kapılar var.
Ama kendi kendine açılanlar.
Ruh onları geçmeye hazır olduğunda sevmeyi öğreniyoruz.
En güzeli, teheccüt vakti beklenmedik olanı, şems vakti beklemektir.

Sana evreni vaat etmiyorum.
Yumuşak eğri, gizli davetsin teheccüt vakti.
Çok bir şey değil, bir zaman parçası hayat.
Ama içinde bin kelime var, cevap yok, değil mi?..
Çekimin ışığa dönüştüğü yer, şems vakti.
Basit güzellik, açık sözlü aşıklara.
Seni yumuşatan şeyi sev.
Düşünelim enine boyuna ve derinlemesine.
Basit hareketler, samimi kalplerde ışık gibi duayla.
En güzeli, teheccüt vakti beklenmedik olanı, şems vakti beklemektir.

Kusurları, hataları incelemeyin.
Seni rahatlatan şeyi sev.
Gizli bir tebessüm, hafif bir söz.
Kendinle barışı ara, gürültüden, öfkeden kaç.
Ve bazen hayattır sevmek.
Bakıyoruz da gönlümüze kırık.
Sevgimiz kime neye belli değil, bölük pörçük.
Putperestlerden uzak dur gönül.
Ucu bucağı olmayan şeydir, karşılıksız sevgi.
Birini çok uzaktayken bile yüreğinde taşıyabilmek.
Anlamını kavramadan okunacak bir şey hayata uygulanamaz, yaşanamazdı.
Kendinizi iyi hissettiren şeyleri sevin.
En güzeli, teheccüt vakti beklenmedik olanı, şems vakti beklemektir.

Ama yazdığım her kelimede gizli bir şekilde senin adın var.
Beni teheccüt vakti estağfirullah dedikçe uçurumdan atıyorsun.
Kendime duyduğum sevgide bir basamak daha yükseliyordum.
Ama şems vakti kabul olmuş dualarda çok güzelsin.
Hayat nedir ki?..
Çocukluk yıllarına ait yaşanmışlıklar, insan ruhunda çoğu kez ömür boyu kapanmayan derin yara izleri açıyor.
Benim sürekli sohbet ettiğim sessizliğimsin.
Gecenin anladığı, ayın sakladığı bir sır gibi.
Ve bazen duygularımı kendime sakladım.
Çünkü onları tarif edecek şiirden b/aşka özel bir dil bulamadım.
En güzeli, teheccüt vakti beklenmedik olanı, şems vakti beklemektir.

Bir kişiyi özlersiniz ve bütün dünya ıssızlaşır.
Başkaları olmadan yaşamak zor.
Bir de hakikati içlerinde taşıyıp da kelimelere dökmeyenler var.
Ona öğrettikleri şey, yaşamı nasıl yaşayacağı değil.
Yaşamdan nasıl vazgeçeceğiydi.
Başkalarıyla birlikte yaşamak da zor.
Ah şu insanlar!..
Ben karşılıksız sevgiye eylemi severim, bahaneleri değil.
En güzeli, teheccüt vakti beklenmedik olanı, şems vakti beklemektir.

Kaybolur gidermiş insan insanda.
Ondan nasıl vazgeçerim?..
O hiçbir zaman senin olmamıştı.
Çünkü; sen sevilmeye değer bir insansın!..
Neyse ki dualarım hâlâ benimle.
Yaşamak hep zor.
Seven kendisini sevilende yok edince sevilenin kimliğine bürünür.
Şimdi inceldiği yerden kopacak olan ruhumun kıyameti değil midir?..
En güzeli, teheccüt vakti beklenmedik olanı, şems vakti beklemektir.

Ruhlar incelmeden incelikleri asla göremez!..
Seninle kalabilseydim asla gitmezdim.
Ama gittin.
Sen kaybettin, o gün bu gündür bir ân hiç oldum.
Yalnızdı, her gün gördüğü onca insanın arasında boğulurcasına yalnızdı!..
Sevgi bir tercihtir ve kimse kimseyi sevmek zorunda değildir.
Kalbini amentüden ayırmış, karşılıksız sevgi yerine dünyalık putlara teslim olmuş, ölümü unutmuş, alna konan besmeleye bile vefası olmayınca gidenleri azad etti gönül.
En güzeli, teheccüt vakti beklenmedik olanı, şems vakti beklemektir.

Biliyorum!..
Özür dilerim.
Veda bile etmedin.
Yeterince sevilmiyor muydun sence?..
Çünkü etmem gerektiğini hiç düşünmedim.
Yarab sen de bilirsin ki, bir sen varsın bana yakın.
Sensiz olmuyor gönül, sensiz olmuyor.
Hem kadeh, hem bade, hem bir şûh sakidir gönül.
Nerelerdesin, ya dön artık yurduna; ya iki satar yaz bize.
En güzeli, teheccüt vakti beklenmedik olanı, şems vakti beklemektir.

Birbirine ihtiyacı olanlar özenle uzak duruyor birbirinden.
Şu anda, sana güzel bir söz söyleyebilmek için, on bin kitap okumuş olmayı isterdim dedi.
Gene de az gelişmiş bir cümle söylemeden içim rahat etmeyecek.
Seni tanıdığıma çok sevindim kendi çapımda.
Hala herşeyin sahibi olduğumuzu düşünüyoruz.
O gün gelecek.
Yavaş yavaş belki, ama gelecek.
İnsan insana, bir sürü endişe!..
En güzeli, teheccüt vakti beklenmedik olanı, şems vakti beklemektir.

Ya Rabbi!..
Hakkındaki hayretimi arttır.
Seni sevmek mürekkepsiz yazmak gibi.
Bunu ancak deliler, hayalperestler ve bir kadının ruhuna tatlılıkla teslim olanlar anlar.
Ama seni her düşündüğümde, arzu parmaklarımın arasında titreyen dizeler güzide bir mektup gibi yazıyor.
Bu âlemde daim ve sabit bir şey yoktu ki benim saadetim de devam etsin.
Bu kelimelerin işaret ettiğiyle kayıtlı, sınırlı değilim.
Ama burası terk edilmiş bir mezarlık gibi merak etme.
Bu kadar putperest arasında kendimi öldürmemeye karar verdim, aşk akıllı kişiye nasip olmaz dedi Deliler Şeyhi.
En güzeli, teheccüt vakti beklenmedik olanı, şems vakti beklemektir.
(Y.ed - Ah Makamı Albümü)