güneşe tüküren bulutun gizli karanlığında doğduğu şehri yakan çocuğun ayıklanmış sabahında taştan kaleler yaptık biz kırmızıdan gölgesiz cismin soğuk ışığında gözyaşlarını kirpiklerinde saklayan kadın beni özlemiyor musunuz ey analar uzaklarda yanınızda duyulmayacak çığlıklardayım silahına tüküren askerin aksi tutukluğunda gölgemi gövdemden çalan gecenin fakir soğuğunda yukarılarda yere düşenlerin erişemeyeceği sonsuzluklardayım
özgürlüğüne uçan bir kuşun. Anlamın
düğüm olduğu zamanlar. Bütün yaraları
denedim. Ağzımda kan tadı. Saklanacak
o su kıyısı uzakta. Dağıldım
yaşlandığım yol için. Hangi çağa gittiysem
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta