Karadere köprüsünde,
Sordum insan sürüsüne.
Heybetle yatan gardaşın,
Bakamadım ölüsüne.
Iyi kötü çirkini
Halkeden yaratan var
Cambazlığın sirkini
Hayvanla oynatan var
Yanlışın ne suçu var
Her canlı muhtaçtır hayr-a ihsâna
Ne hâcet hâlden bilende lîsana
Anaya babaya cümle insana
Diyebilir misin yanlış yapmadım?
Amel-i fâliyetinden tasalanıp
Beni bu âlemde söyle kim tanır
Cürmüyle insanın boş halindeyim
Bazen söylenecek sözler utanır
Sanki bir âşığın hoş dilindeyim
Kokuyor üstümde kân üstüne kân,
Kimlere diyeyim gel derdime yan.
Duygularda deprem aklıma ziyân,
Güneşin alnında kalmışım dostum.
Ne bu günüm düne, ne dün bu güne,
Senin gözlerin şiir
Seni anlatır şâir
Yâr senin hasretinle
Yanmış yıkılmış şehir.
Hangi şiirlerdesin
Sen vazgeçtin, sanma beni vazgeçer
Ölüm olsan şerbet diyerek içer
Böyle sevda bu zamanda az geçer
Ya ölürüm ya alırım ben seni.
Ey sevdalım bu aşk beni yorsada
Akılsız fikirsiz girmiş kol kola
Yalpalayıp dururlar sağa sola
Doğru yol variken şer,eğri yola
Arzu ediyorsan sende sap gitsin.
Ölüm düşünür mü bilmem arılar
Gençliğim gözümde yitendi,baktım
İçim alevlendi,tütendi,yaktım.
Soldu baharlarım tükendi vaktım,
Oğul uğrayıver yaprak dökümü.
Bu dünyadan say ki melek göçüyor
Her gecenin bu vaktinde,
Yaprak düşer, dalsız yere.
Usta elde mıhlanmadan,
Ben basamam nalsız yere.
Ayaz soğutmaz bedeni
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!