Mutlu mu olmak istiyorsun?
O zaman hiçbir şey sorma,
Hiçbir şey bekleme kimseden,
Beklentisiz olursan,
İyi olan da,
Kötü olan da
Ey yüzüne gözüne mırladığım...
Dünya talan olmuş, bütün insanlar yalan,
Yollar almış başını gitmiş, sonlar yok hiçbirinin
Ağlar giderim bazen yolda, arada gülerim de...
Ey ağzına burnuna mırladığım,
Bir gün gelecek ve soracaksın aklına; Nerede kaldın? diye.
Sonra aklın cevap verecek; Çünkü o giderken beni de alıp gitti.
Seni yaşamak,
Bir martı ile denizin aşkı misali...
Sende açarım gözlerimi,
Özgürlüğün en derinini sende tadar,
Kollarında ölürüm...
Üç çeyrek kafiyeli günler yaşıyorum.
Hayatımda değişen tek şey takvim yaprakları.
Sonbahar için değil, yeni bir baharı her yerimde hissetmek için yaprak döktüm ve çırılçıplağım.
Gel ilkbahar.
Renklerine bürüneyim.
Gül gibi kızarsın yanaklarım.
Orkide gibi aklansın bedenim.
Gel sar beni, mis kokan ellerinle...
Ne güzeldi değil mi İstanbul’lu hayaller kurmalarımız.
Ardından göz göze gelip,
utancımızdan bakışların yönünü değiştirmelerimiz.
Yorgun halini, ellerinin damarlarının belirginliğinden hissetmelerim.
Az da olsa üzüntü varken ruh halinde,
telefondaki yapmacık gülümsemeleriden anlayışlarım.
Öyle birini sev ki, güneş gibi olsun.
Onun gelişi ile dünyan aydınlansın,
Seni uykudan uyandıran sabah olsun,
Ona bakınca kamaşsın gözlerin.
git gidebildiğin yere..
ne sürprizler bekliyordur seni kimbilir..
aradığın mutluluk..
belki bir martının sesinde..
ya da
denizdeki lodos neminde..
Gönül işinin şakası olmaz.
Sevmeyen, kandırmasın.
Yalancının boyu devrilir.
Çünkü Allah, sevenle beraberdir.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!