Şener İşleyen Şiirleri - Şair Şener İşleyen

Nerdesiniz renkli ışıklar
Nerdesiniz sonbahar gülleri
Nerdesiniz poyraz ve lodos
Nerdesiniz kavak yelleri
Nerdesiniz, neredesiniz?
Artık ne arar, ne sorar oldunuz

Bir ben, bir de sen olmalı bu evrende,
Ve seni düşündükçe,
Boyalı kadınlar semti gelmeli aklıma.
Boyalı ışıklar, yalan kahkahalar,
Sahte bakışlar gelmeli,
Pervasız davranışlar,

Sevgili;
Beyaz bir serab oldun bana,
Anlatamıyorum derdimi sana, derman, deha…
İçimde bir infilak oluyorsun biliyorum.
Habersiz senden fethimi bekliyorum Sevgili.
Özleminle yandığım duygular beliriyor ruhuma

Ben seni unutmak için sevmedim, diye başlayan
Fakat her şeye rağmen sevdiğini unutmana engel olamayan
Bir şarkının sözleriyle başlayacak şiirim.

Ama öyle değil mi ya?
İnsanlar sevdiklerini unutmasalar,

Ben, bende kayboldum yıllar öncesi,
Nerdeysem sor beni, bul bana getir.
Kan ağlayan gönlüm karşı çıkarsa,
Yalandan gül yüzüne, al bana getir.

Nihavendim yok, dünya derdi başa dar,

Vakit yine gece yarısı…
Masada kağıt ve kalem, karşımda ışık ve gölge,
Uzaklarda sessiz karanlık, gökte yalnızca yıldızlar
ve alabildiğine uzanan Samanyolu…
Penceremi açıyorum,
Senin sevdiğin yağmurun sesi saçlarımı,

Yalnızlık bir şarkıdır, hep dillerde dolaşan,
Kimi zaman soluktur, kimi zaman korkulan.
Sensizlik yalnızlıktır, yüreğimde çağlayan,
Umarsız akar durur, bırakıp gittiğin zaman.

Ne geceler gece, ne de gündüzler öylesine,

Kavgamın içinde gülmeye yer yok...
Karşımdakiler, ümidin düşmanı,
Yağan yağmurun, açan çiçeğin
Ve düşüncemin, sevgilerimin,
Her şeyin düşmanı.
Artık ölüm vurdu damgasını alınlarımıza

Âraftayım! Ne bu yanım benden taraf, ne diğer tarafım bana bakmada...
Âraftayım Allahım, İki dünya arasında mapus kalmış ruhum prangalarda.
Şafağın sinesine dökülürken saçları Yâr'in taransın diye,
Benim seher uykularımda cennet hülyaları var niye?
Göğün seccadesi yere inmiş Allah için alnım dokunsun diye,
Ayet ayet iki cihan yazılmış Kitabı Mübin'de okunsun diye,

Sen hiç ağladın mı yağmur yağarcasına,
Ve bütün şarkılar hüzünlü geldi mi kulağına,
Sesini duyurmak isterken, sözcükler düğümlenip boğazına,
Kendinle, tek başına dertleştiğin olmadı mı hiç?
10.12.1996