Nur topu gibi düşler büyütüp büyütüp
Toprağa verdik o düşler yaramaz dediler
Katil ruhlu kişiler, düşlerimi bile katlettiler
Sevdigim senide üzdüler
Bende saldım gönlümu gökyüzüne
Nefessizligimde ölmesin diye
Bir çatlak arıyorum içimde ki volkana
Yeryüzüne taşmak, içimde ki koru boşaltmak için
Nehir misali aksın, terk etsin bedenimi diye
Ah bulsa çatlağını bir sızıverse
Birde yağmur bahşedilse arştan, söner mi ateşim
Yoksa taşırdığım ateşi yüreğimin
Daha dile düşmeyen kelimelerim var
Kanımı boğan çığlık çığlığa susuşlarim
Kalbimde bir yerde gizlenmiş mutluluklar olmalı
Hasretten sonra kavuşacak ellerim
Bu dünya gurbet biliyorum
Sende tükenmeyen umutlarım var
bir martı kanadı tutunduğum
yeşilini kaybetmiş bir çınarın gövdesi
yanmakta her şey ısrarla
ve zaman kovalamakta ardımızdan
kimi görsek yabancı
kim bizi görse yabancı
Sussam bakışların bir umman
Vazgeçemez yeryüzünden gökyüzü
Eser gürler, küser alır şemsini verir şimşeğini
Yine de gidemezdi ki, yeryüzüne bahşedilmişti gökyüzü
Yeryüzü baksa arşına güneşi görür yüzü güler
Oysa yüz çevirmiş gökyüzü yeryüzüne güneşini vermiş
Ister yaz, ister ayaz yolum seninle
Düşüm geçen gündüzüm soluğum
Herşeyin bittiği yerde yolum seninle
Gideceği yönü bilmeyen gemiye
Hiçbir rüzgar yardım edemez ya hani
Bir rota gerekir illa ki
Gerekir de demir atamazsın bu limana
Konaklamaya bile gidemezsin bu marinaya
En iyisi vur gitsin azgın dalgalara gemini
Ziyaretin kısa olanı mı makbulmüş
Kim demiş, yolunda kırmızı halı
Sen bende kalsan ya, bu ne böyle ayaküstü
Bunu saymam yine beklemem
Sen bende kalsan ya
Misafire süsü püsü yapmacık
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!