Gökyüzü ve rüzgâr
Susma ey mavi sonsuzluk!
Bir uçtan bir uca özleyiş
Yollar haramilik, deniz ol da gel
Dalgalara yoldaş balık ol da gel
Uykusuz gecelerin sabahında
bin pençe / bir kaplan
sonra
yokuş aşağı yuvarlanmaya başladı birden yumurtalar
gün boyu golf sopası salladım aklımda sen
bir çığ nasıl düşer yokuş aşağı, köpürerek
tozar karlar, uçuşur melekler, eteklerinde ışık
bir anne seslenir pencerelerden,
gülümser çocuk
minik bir serçe hazırlamış çantasını geceden
alır başımı giderim, demiş korktuğunuz dağlara
yeni bir hava, yeni bir dünya, taze bir heyecanla
bulutlardan süzerim ben rahmeti, ışıtırım geceyi
Sabah güneş doğarken kuş sesleri ve çiçek kokuları arasında
Güneş, sokak aralarında hâkimiyetini kurmaya başlarken erkenden
Sessizlik kapıları yumrukluyor yeniden
dağlar, bulutlar yansır da suyun aynasına
seni ararım yine gönül bahçelerinde ben
bir çiçek açsa bir kuş havalansa sesinden
neden bilmem, ürperir bir sevinç gözbebeğimden
Birçokları "BÜYÜK HARF'LERLE" övünür
Bir geminin peşine takılmış giderken
Herkesten akıllı sanır şu dünyada kendini
Başladığı yere döner de kader sanır olan biteni
Kaderdir, şanstır bir türlü yüzüne gülmeyen
Şehitler,
Dalından koparılmış bir gül gibi
Zamansız.
Durun gitmeyin sakın
Yaylaların al yeşil çiçekleri
Durduramadığım saatler
Gökte sefer eyleyen güneş..
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!