Alnıma koyduğun buseni
Ömrümün yemini bileceğim
Sitemli sözlerin sanma beni üzdü.
Diken değil gül oldu açtı.
Nazın bir lütuf dur bana,
Azarlı sözlerin nağme kulağıma
Ben sana ne şiirler yazdım,
Olur, da vaktin olursa oku istedim.
Ben utandım söyleyemedim sana,
Belki şiirler söyler dedim
Sana söyleyemediklerimi.
Her gece gözlerini yazardım gökyüzüne
Tükenmedi umutlar
Her sabah ipe dizerim niyet mandalıyla
Mavi kadardı her yerde
Gecenin karanlığında biraz tükense de
En büyük yalnızlık
Terk etmemeye karar verdin bizi.
Sabırla biz neler aştık, yürüdük bu yolları seninle
Küçük bir melektin, içimde candın.
Kopardılar vakti gelince seni benden
Yanımda ola masanda ömürlük canım dasın
Bırakmam seni kimselere ölene dek benimlesin.
Sabır, yarabbim sabır diledik seninle
"Öğrendim" dedi kadın
Kalbimin yerine taş koymayı
Umrumu sepete atmayı...
Adam olmayana
Bir selamı çok görmeyi.
Merhabaların yerini vedaya bırakmayı
Yalnızlık sırça sarayında yalnız yaşasa
Gözyaşları kristal şişede şişelenip buzdolabına saklansa
Hastalık bir saatlik misafir olsa
Kimsesizlik çatı katında inzivaya çekilse.
Öfke ve hırs prangaya mahkûm edilse.
Kin ve yalan birbirine küsüp, hiç barışmasa
Ne güzeldin sen
Açık yeşil gözlerin vardı.
Çokça içki içmezdin ama
İçtin mi rakı içerdin...
Başkada içki sevmezdin.
Balıkçı yaka siyah kazak giyerdin,
"Ömür bir ikindi güneşi "derdi büyük annem.
Ömür birilerine bir ikindi güneşi kadar bile uzun olmuyordu.
O birileri gençlikte, çocuklukta, bebeklik bitiriyordu ömrünü.
O ömür ki neler hediye ediyordu hayata bilerek, bilmeyerek
Onu zaman gösteriyor yaşarken.
Birinin dirisi işe yararken,
Ortanca mevsiminde sevmiştim,
İstanbul'u ortancalar süslediği zaman.
Gece gibi gözlerin, gelip yüreğimin ortasından vurdu.
Süreyya yıldızıydı gülüşün,
Geceme yol gösterirdi tebessümün.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!