ŞİİR, SEVGİLİM; SEVGİLİM, ÖTEKİ BEN...
Erkek değilim,
Kadın da değilim,
Hürriyetsizim yaşam kafesinde,
Kimliği yok dudaklarımın,
Yaşadığımı hissederim volta zamanı,
Adamdan sayıldığımı,sayım zamanı
fısıldar ironik kalemler...
Aşkı nasıl da çiçekce yaşamıştık biz kadınım
Kendi kendime konuşup duruyorum
Dağlara giden patikalarda katılaşan bahar çamurlarında yalnızım
Beni deli sanıyorlar
Sokulmalarımızı unutamıyorum kadınım
Hani gece yarılarında anlatılan
Devamını Oku
Kendi kendime konuşup duruyorum
Dağlara giden patikalarda katılaşan bahar çamurlarında yalnızım
Beni deli sanıyorlar
Sokulmalarımızı unutamıyorum kadınım
Hani gece yarılarında anlatılan
''hele bir dışarda olsam, hep yürürüm durmam.'' ''bu gün görüş günümüz, dost kardeş bir arada, telden tele, mendil salla el salla merhaba.''... mavi gökyüzüne kavuşursunuz dilerim bütün tutsaklar,en kısa zamanda... çok insanca olmuş şiiriniz, sıcaktı. kaleminize sağlık...
Şiirde düzen,anlatım rahatlığı,bütüncüllük,
okuyanı verilmek istenene sıkmadan ulaştırıyor.Bu arada nesir gibi uzayan satırlar,şiir özelliğini zedeler gibi gözüküyorsa da,kulaktaki ses ve musiki dengesini bozmuyorlar.Bana göre,vasatı
yukarıya doğru zorlayan bir şiir.Ustasını tebrik
ediyorum.
Enver Özçağlayan
O resimdeki adam mapushaneye girmiş olamaz ama bu şiir de mapusaneye girmeden kolay kolay yazılmaz.
Bu lanet duvarlardan kurtulup,
Güneşle sansürsüz kucaklaşırsam;
Hataylı Mehmet için Gümüşük'te balık,
Müebbet Selçuk için kaymaklı ekmek
tatlısı yiyeceğim.
RABBİM tüm kader mahkümlarını kurtarsın
şiiriniz çok güzeldi tebrikler
öncelikle tebrik ederim. mahpusluk gerçekten zor olsa gerek. insanın bedenindeki kısıtlamaları beyni ile ve kalbi ile aşabileceğine inanmışımdır hep. inançlarımı sarsmadığınız için ayrıca minnettarım
Önce temadan başlayalım:
Cezaevinde bir insanın duyguları verilmek istenmiş.
Ama nasıl ve ne kadar yansıtmış buna bakalım öncesinde.
Dip not düşmeseydiniz eğer burada algılanan insanın kendi içindeki hapisliği.
Yanılıyor da olabilirim.
Ama mahpustaki bir insan;
-özgürlüğe özlem duyar, toprak kokusunu yağmurun tadında içmeyi ister, kafasını kaldırdığında alabildiğine uzanan uçsuz bucaksız gökyüzüne bakabilmeyi özler, sıradan normal insanlar gibi sıradan şeyler yapmayı ister, dışarıda emeğinin hakkıyla çalışıp kazanmayı özler, içtiği sigaranın dumanın atmosferdeki yokoluşunu seyretmeyi ister keyifle.
Başka ne mi ister, hiç içerde olmadım ki,
Olsaydım 'ÖZGÜRCE YÜRÜMEYİ'' isterdim herhalde.
Burada çizdiğiniz cezaevi insanı bizden biri değil ki. çok lüks isteklerde bulunmuş ki dışardakiler de inanın bu dediklerinizi zaten yapamıyor,
Hapislik değil anlattıklarınız, en azından bildiğimiz manadaki hapislik değil.
Başka bir şey anlatmışsınız siz ki keşke dipnot düşmeseydiniz.
Gelelim şiire;
Günün şiirini seçenler tasarruflarını sizden yana kullanmışlar ne denebilir ki.
Okuduğum şiir değildi.
Bunu biliyorum en azından.
Bence siz uzun bir süre şiire ara verip ''Anlak'' yazın. Dilinizi ve anlatımınızı zenginleştirmede faydası olacaktır.
Saygıyla. Işıl AKSOY.
Eşref Yılmaz beyi tanımıyorum. Sizede tanımıyorum. Ama iki gün önce Eşref Yılmaz beyin günün şiiri seçilen eserine bir yorum yazmışsınız, dikkatimi çekti. Şöyle demişsiniz 'çok sıradan bir anlatım, günün şiiri olmayı hak etmemiş' Ülkenin şiir otoritetelerinden biri gibi yorum yapmışsınız. Keşke neden beğenmediğinizide yazsaydınız.
Bende sizin şiiriniz için acizane fikrimi söyleyim. Çok sıradan bir anlatım, günün şiiri olmayı hak etmemiş. Umarım kendinizi kötü hissetmezsiniz. Eşref beyin şiirinde bir kaç hata olsada sizin şiirinizden çok çok iyi, En azından Genel kabül görmüş şiir tanımına, omurgasına ve şekle sahip. Siz ise aklınıza geldiği gibi bir şeyler yazmışsınız. Şiir mi ? değil, Nesir mi? o da değil.
Zaten Antoloji.com'a bir şeyler oldu. Son bir aydır günün şiirlerine bakıyorum ve çoğunluğu çok kötü. Garibime giden bir şeyde şiir'e gerçekten yakın gördüğüm insanların bu şiirlere yaptığı yorumlar.Bu yorumlara itibar edilse veya etsek, demek ki sokakta yürüyen 10 kişiden 5 i şair...
Konu güzel,,ama daha geçişler tad vermemiş,,ahenk yok şiir tadında değil..Günün şiiri olabilir mi,olmuş,,,yanıtı seçenlerde
DAHA DERİN ACILAR YAŞADI 78 KUŞAĞI,,YANİ BİZ..
Uykularım bölündü, zaman zaman.
Bazen de uyutulmadım itliğine!
Burada demir kapı, kör pencere,
betondan dört duvar.
Bir köşede sallandırmak için
filistin askısı bile var.
Müşterisi çok buranın.
Kurbanlık koyun gibi bekliyorsun,
sana gelmesini sıranın..
Konforu dört dörtlük,
yemeklerden ilk sıra da falaka.
soğan yahni de veriyorlar arada.
Burada adam gibi davranıyorlar adama.
İyi gelir diye romatizmalarına,
pipisine elektrik bağlıyorlar adamın.
Sayaç mayaç ta yok üstelik.
bedavaaaaaaaaa
soğuk su ve elektrik.
Bir de soğuk su banyosu yaptırıyorlar adama.
Çeliklensin diye değil,
alabilmek için üç beş arkadaşın adını
düz gidiyorlar yedi sülaleni, ananı, avradını.
Sekiz günde gözlerimi kırptırmadılar
ışık görmedi gözlerim, sekiz günde bir kaç saat.
Gözlerimde daha önceki arkadaşımdan kalma,
az da olsa kanlı bir bant.
Nedendir kendini görmemi istemiyor,
beni sorgulayan muhterem zat.
Muzaffer Cura
iyi şiir
Sizin şiirlerinize bayılıyorum.Hayatın ta kendi bu kadar acıtırken bu kadar yumuşaklıkla anlatılabilir...
Sevgiler
not:Kızınıza masal anlatmayı şiirde iki kez kullanmasaydınız desem bana kızar mısınız?
Sanki bezbebeklerine göz yerine düğme dikseniz yahut, bahçedeki ağaca beraber dut toplamaya çıksanız .???
Bu şiir ile ilgili 139 tane yorum bulunmakta