Dökülürken ağzından
Varış yeri belirsiz kelimeler
Başı döndü yalpaladı
Yığıldı öbek öbek
Sinirli titrek sessizlik
Tükendi gökte bulutlar
Sevdanın ateşi eğer
Her an yanıbaşımda yatmasaydı
Ben bu yükü taşıyamazdım
Sevinçlerime biraz hüzün katan odur
En çaresiz anımda
Issız bir dere kenarını
Devamını Oku
Her an yanıbaşımda yatmasaydı
Ben bu yükü taşıyamazdım
Sevinçlerime biraz hüzün katan odur
En çaresiz anımda
Issız bir dere kenarını
Çok beğendim hatice hanım.Kendi tarzımı hissettim şiirinizde.ELLERİNİZE SAĞLIK..
tebrikler kutlarım
şiirden hiç karın doymaz ruh doyar.
devam. yılgınlık yok. Daha güzel şiirlerinizi bekliyorum. yüreğinize sağlık.
'Ah!
Nereye varacağı
Nereye dolanacağı
Belli olmayan
Sarmaşık gibi hayatlar ' Harikasınız. Tebrikler, sevgilerimle.
Kalemin bana şiiri sevdirdi haççem sen çok yaşa emi. Kutluyorum. Sevgilerim seninle
..............((((
Hatice güzel yürekli dost...
yaşanacak yaşamlar bellidir, istesen de istemesen de...
öyle akıntıda sürüklenir gider..
Ah!
Nereye varacağı
Nereye dolanacağı
Belli olmayan
Sarmaşık gibi hayatlar
sevgilerimle arkadaşım.
..........
Ölgün bakışlar
Fışkırdı gözlerinden
Yokuşlarda yüreği
Alıngan
Direngen
Kırılgan .....Güzel dizelerdi..şiiri okumakta güzeldi..Kutlarım..Melih BAKİ
Şiirde alışılmamış bağdaştırmalar algılamayı zorlaştırıyor. İlk dörtlükte söz söyleyen kişinin söylediği sözlerin sessizlikte kayboluşu ve anlamsızlaşması anlatılırken dil, tüm işlevleriyle zorlanmış ve anlam kapalılığı oluşmuş. Şiirin kendini ele vermeyeninden hoşlananlar için iyi; ilerleyen bölümlerde söz bedene bürünerek karşımıza çıkıyor. Söylenen söz yerini söyleyen silik, kararsız adeta yaşam misafiri bir kişinin ruhuna bürünüyor. Yalnız, ölgün bakışlar fışkırdı ifadesi ölgün olanla etkin bir eylem olan fışkırmak ifadesi bir araya getirildiğinde iyi bir anlam bağdaştırması olmuyor gibi.Ölgün bir ruh halinde iken insanın iç dünyasının yansıması ancak sızma, süzülme, akma vb. güç ve enerji çağrıştırmayan bir eylemle anlatılmalı diye düşünüyorum. Denizle insan arasında gidip gelen imgelemler gerçekte anlatılanın deniz-insan örtüşmesinden çok ölgün bir denizin akşamüzeri çağrışımları olduğunu düşündürüyor. Bu yönüyle emprestyonistlerin olanı değil de olandan edinilen izlenimlerin yeniden anlamlandırılıp yansıtma anlayışlarına benziyor ve oldukça da başarılı... Son bölümde şair, yarattığı hüzün tablosundan genelleme yaparak benzer yaşamları sorguluyor...Belirsizlik, biraz da karamsarlıkla birleşerek bastıran akşam karanlığının perdesiyle zaman ve mekanı örterek sonlandırıyor şiiri... Öznel buluşları, zaman-mekan-insan geçişleriyle başarılı bir şiir...Dil bağlaşıklığı ve bundan kaynaklanan küçük anlam bağdaştırma kapalılıklığı da (haliyle bu benim kişisel fikrim, başkaları çok daha güzel yanlarını mutlaka bulacaktır.) bu güzel şiirin nazar boncuğu olarak kalıyor..Saygıyla...
Bata çıka ıslak kumlara
Bilmeden gittiği yeri
Hüzün tablo gibi asılı yüzünde
Ağırlaştıkça ağırlaştı bedeni.
Çook güzeldi...
Kutlarım değerli kalemi.
Selam sevgiyle
Ümran Tokmak
GÖNLÜ GÜZEL ARKADAŞIM,
Kımıldamadı içindeki acı
Saplandığı yerde çakılmış gibi
Karanlığa batmış koca deniz
Yürüdü...
Bata çıka ıslak kumlara
Bilmeden gittiği yeri
Hüzün tablo gibi asılı yüzünde
Ağırlaştıkça ağırlaştı bedeni.
Ah!
Nereye varacağı
Nereye dolanacağı
Belli olmayan
Sarmaşık gibi hayatlar
YAŞAMA DAİR MUHTEŞEM TESBİTLER.
YÜREĞİNE SAĞLIK CAN DOST. HER DİZESİ
AYRI BİR HOŞLUKTA HÜZÜNLÜ AMA GERÇEK.
AYRICA SAĞLIĞIMA GÖSTERDİĞİNİZ İLGİYE TEŞEKKÜRLER.
SAYGI VE SELAMLARIMLA
Bu şiir ile ilgili 73 tane yorum bulunmakta