Özledim inan...
Buğuluydu gözlerim... Bir rüzgâr bekliyordu sağanaklar dökülmek için... Bir fırtına öncesi sessizliği vardı etrafta. Bir ses bekliyordum... Bir nefes...
Nerdesin ey can? Kiremitlerde durmadı tamtamlar... Damlalar pencerelerden süzülüyor... Ne kadar çarptı yüreğimin kırık kapıları... Susun ey gökler! Yetmedi mi rûhumun sürüklendiği peşin sıra?
Dört yanımda dönüp duruyor girdaplar... Kaçmaktan yoruldum. Bir dal uzat, tutunayım. Çek kıyına, al, sar beni ne olur...
...............................
Hüznünü dağlara savuran
senin kırılgan
ürkekliğin yok mu ceylan
ruhumu kanatlandıran
an be an kaçmaya hazır haline
ne aşklar susadı
Devamını Oku
senin kırılgan
ürkekliğin yok mu ceylan
ruhumu kanatlandıran
an be an kaçmaya hazır haline
ne aşklar susadı


