Hakk'ın Adem oğluna verdiği emirdendir,
İbrahim İsmaille imtihan edilendir.
Güzel güzel ikram et kuru kemiği değil,
Kurban ''en sevdiğinden vazgeçip verilendir...''
Halâ sırtıyla yük taşır,
Boncuk boncuk alnında ter.
Çaresiz başını kaşır,
Aklı gidip gelir yer yer.
Kendi cismi kendine yük.
Bihaberim(!) Dürttü aymadım diye,
Türlü yaveleri duymadım diye,
Cehlin mektebinden icazet verdi,
Nokta-i nazara uymadım diye...
Doymuyorum yenilmeye,
Ararım dört köşe bucak.
Hayat; Zaloğlu pehlivan,
Güreşirim karakucak...
Dilleri kurtulamaz boş faydasız hamasetten,
Hal ve gidiş; gözleri kör kinlerinden hasetten,
Kendilerine hayrı yok olsun kamuya hayrı,
Kimi güdümlü gelirken kimi gider kasetten...
Kendilerine verirler en yüksek payeleri,
Halka; aptal, cahil, çoban demek sermayeleri.
Özledikleri; saltanat fetret devrine dönmek,
Akbabalar gibi leşe üşüşmek gayeleri...
Hakikat...
Gökyüzünde ki Demirkazıktır.
Bazıları görmek istemiyor diye;
O ne yerinden ayrılır ne de kaybolur...
Bu gün efkârlıyım dert katar katar,
Çekmeye; dermanla yâr gerektirir.
Sahra ortasında gelir bulur da,
Verir gam yükünü bana çektirir.
Kâh kölem diyerek bir pula satar,
Kim demiş duymadım hele; latif söz olsun lehte,
Muhalif rüzgâr esmeye başlayınca aleyhte...
''Geçtim sandığım geçit, dahanın dahasından,
Çıkmamışım ki meğer cirmim'in sahasından...''
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!