Tutulduğum öyle bir fırtınaydı ki
Sigaramı sömürdü
Külünü gözüme savurdu
Dumanı kınlayıp içime girdi
Ciğerlerime ilişip dağladı durdu
Düşürdüğü kılıç yüreğimi boğdu
Tanrıçaymışçasına
Ulaşılmazı oynama bana
Senin de saçına kar yağacak
Köşebaşların ağlamayı bırak
Beni yalnılığa ittiğin köşemde
Gözyaşlarının sıcaklığı üşümemiş henüz
Yalnızken bile gülebiliyorum
…halime
Yalnızken bile ağlayabiliyorum
…halime
Ulan yalnızlık benim neyime
Sana şiirler döküyorum
Yarınki doğacak günün reçetesini yazdırıyorum
Kurşunu dolmuş silahıma
Her doğan gün bir ilaç
Yer yer karanlığı gömüyorum
Güneşi doğuruyorum yer yer
Kaç cinayet gördüm
Sokaklar cinnet geçirirken
Gözlerimde aktı kan
Sekizinde vuruldu bir can
Kaç kez vuruldum
Sayıklayan mum,
Üç şişe köpeköldüren,
Kör bir pencere,
Tahta kapıma abanan
Uğultulu rüzgar,
Bir dilim ekmeğime sulanan karanlık,
Çakıldı kaldı gözlerim
Çakır gözlü ceylanın
Çakıl taşının suda sekişini andıran
O incecik sekişine
Çakıldı kaldı işte
Nokta oluyorum ömrümün yarısına gelmeden daha
Çek beni cümlen başına
Koyma beni her şey bittinin de ardına
Ne olur muhtacım varlığına
Bir varsın bir yoksun
Sanki bir masalın içindeyim
Dilinle dilediğin kurşunu ateşle
Aşağılamalarını fırlat üzerime avuçla
Yalnızca içimdeki kötümserliği vurabilirsin
Dipdiri ve dupduru iyimserliğime dokunamazsın
İyilik nehrimi,istediğin kadar taşla
Kanmazsa
Sanmaz gözlerim sevdayı
Kanamazsa
Anmaz bir daha yüreğim acıyı
Dönmezse
Sönmez içimdeki hasreti
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!