Kırılan fidanda yeşermez yaprak
Dallarına biten bara ne diyim
Sarmadım sineme sarılı toprak
Sal altında yatan yara ne diyim
Dinleyin sözümü gülüp geçenler
Giremezsen gönül aşkın bağına
Ne gülleri incit ne de dalları
Çıkamazsan eğer gönül dağına
Ne yolları incit ne de kulları
Ne kedere bürün ne gama yasa
Ay ile güneşten aldın ismini
Güzeller içinde gezer mihrimah
Gönüllere çizdim senin resmini
Güzeller içinde yazar mihrimah
Bir tarafın aydır bir yanın güneş
Bir sual eyledim cevap gelmedi
Sor bakalam acep dil nasıl diyer
Yazık kahpe zaman kıymet bilmedi
Yor bakalım acep hal nasıl diyer
Almadı nazara derdi ikrarım
Almadı almadı
Yar gönlümü almadı
Yara verdim gönlümü
Yar gönlümü almadı
Yasla yar yasla yar
Helak ettin geçti çilenen günüm
Çileli gönlümü bilen kim kaldı
Tükendi yaşımla bugünüm dünüm
Akan göz yaşımı silen kim kaldı
Kalmadı takatım dizde dermanım
Ne gariptir fani dünyanın işi
Körler çarşısında ayna satarım
Bulunmaz emsali, yoktur bir eşi
Körler çarşısında ayna satarım
Yükselir feryadım arşta duyulur
Balık başından
Hayvan dişinden
İnsan işinden
Bellidir Belli
Kabak tağından
Mecnun edip deleyleyen
Meğer derdin derman imiş
Göz yaşımı sel eyleyen
Meğer derdin derman imiş
Senden ayrı herşey yalan
Kaç yıl gelip geçti bilmem aradan
Hele o sesini duyar gibiyim
Sanki dün gibidir gittin burdan
Hele o sesini duyar gibiyim
Kurumadı daha gözümün yaşı
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!