Gam yüküm sırtımda dolanıp durdum
Yoruldu kervanım taşıyamadım
Ne bir yuvam oldu nede bir yurdum
Çürüdü gençliğim yaşayamadım
Akmasın göz yaşım taşar ummanlar
Geldi geçti yıllar boşa
Yazık ettin yazık ettin
Çaldım başım taştan taşa
Yazık ettin yazık ettin
Ne bu günüm ne de dünüm
Hani anam babam hani sultanım
Viran kalmış yurdum söyle nedendir
Kalmadı dünyada başka gümanım
Viran kalmış yurdum söyle nedendir
Toplanın komşular gelin yanıma
Yıllar Yılı her gün başımda benim
Tozar durur böyle kar deli deli
Zehir zıkkım sanki aşımda benim
Üzer durur böyle yar deli deli
Daha neler görür bu dertli başım
Melul melul bakıp üzme
Vakti değil darılmanın
Şerbet edip kanım süzme
Vakti değil kırılmanın
Akıtma göz yaşlarını
Hiç kimsenin düşmez haşşa haddine
Söyleten söyletir söyleyen söyler
Pay biçme hiç asla kendi kendine
Söyleten söyletir söyleyen söyler
Düşme hiç bir zaman gaflete sakın
Başından hiç eksik olmazmı karın
Hani senin esen yellerin süphan
Herkes sana aşık ben olsam yarın
Hani senin küsen güllerin süphan
Yüceler yücesi isminde mana
Uzun ömrüm kısa ettin böyle sen
Terk eyleyip çoktan beri gideli
Buna rağmen yaşıyorum hala ben
Terk eyleyip çoktan beri gideli
Ötmedi bülbüller bağlarda sensiz
Küsmüşüm barışmam darıldım gayrı
Tövbeler tövbesi daha konuşmam
Can içinde candan canandan ayrı
Tövbeler tövbesi daha konuşmam
Gelse cümle alem eylese mihnet
Doğunun incisi cihan-ı mekan
Her yöne açıktır yolu Tuşba'nın
Gönüllerde sevda yürekler yakan
İlk baharda açar gülü Tuşba'nın
Eksilmez Ereğin her mevsim karı
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!