İstemem ayrılık ne şam ne şeker
Gurbet ellerinde çok kaldım berak
Sılamdan ayrılmak hem belim büker
Fakirlik olsunda olmasın ayrılık
Gitmedim Basra’ya gezdim Bağdat’ı
Kafası sarıklı eli sopalı,
Tanınmıyor bunlar yüzü peçeli,
Kimi saçı uzun kulak küpeli,
Çeşit çeşit olmuş bizim erkekler.
Kimi İstanbul da cübbeyle gezer
Beklerim yine bir güzelin yolunu
Sevgilim diye tutacagım onun elini
Belki de neşelendirir son günlerimi
Çok sevda çekdide gülmedi gönlüm
Alışıktır bu gönlüm boşa yanmaya
Güfteler yazıyorum diye ha boşa darılma
Sana hep yazarım durmaz yarim ellerim
Hiç yüzünü gömeyim yar bana sarılma
Sana hep söylerim güzel durmaz dillerim
Görmeseydim keşke hiç güzel yüzünü
Annecgim gene bir bayram geldi
Senin yoklugun her şeyimi de aldı
Yerine gelen oldu oğlun evden oldu
Şimdi gurbetellerde yalnız garibim
Cıcak yuvamız oldu souk han gibi
Sevgi fışkırıyor hep gözlerinden
Görünce anlamıştım sözlerinden
Gelemem sakatım ben dizlerimden
Gönüller görüşsün yeter sevgi pınarı
İstersen abi de bana istersen dayı
İçerim yandı da su verdin içtim
Güzel senin için bu köye düştüm
Güzeller içinde ben seni seçtim
Senden başka biri haramdır bana
Kaşına çekmişsin güzel sürmeyi
Mutluluk sırası beklerim gelmez
Kaderim unutmuş yüzüm gülmez
Garip hallerimi hiç kimse bilmez
Öksüzleride biraz güldür allahım
Sabrede sabrede ömür yarı oldu
Ben dağ çiçegiyim sense bahçeden
Dünyaya gelmişim senden önceden
Kurtulamam boynumdaki kancadan
Amca dayı deme bana esmer güzelim
Adımı demesende garip de yeter
İstenmemmi? elden ele gezerim
Bir gayede gözüm yok değmez nazarım
Biraz duygulanır şiir yazarım
Merak etmez misin gelip sorsana beni
Sizi el bilsem anmam adını
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!