Gerçekten anlayamadım
Onun da benim gibi serseri
Ve çapkın olduğunu.
Her Önüne gelene gözleriyle
Benim gibi ısrar ettiğini,
medeniyet gürültüsü sarıveriyor bazan;
enerji dibe vuruyor, küsüyor kuşlar
şiirden falan geçiyor insan, takmıyor
her ne yazacaksan, gelirse esin teyzen;
-tersten esiveriyor rüzgâr.
Çocuklar gibiyim;
Koşturup duruyorum, biliyor musun?
Önünde ardında gittiğin yolların
Gönlümde hesabını tutuyorum.
Deli miyim; sen söyle! Yaşım kaç bilmiyorum,
Bu defa yaktım çıranızı!
Çünkü bu defa, kaçarınız yok!
Her tarafı mıhladım;
-çaktım çıtanızı!
Ne kapı kaldı, ne de pencere,
Esir ettim topunu da
bu şehre ne zaman gelse, hayta gönül
ne kadar vursa yürek; sesi, kör!
'kahpe felek' kokar şişe'n, dibi keder!
şerre dalan, üç vakte mevtâ;
-şira, yalan!
Göğsünü tutmuş geliyor zalım,
Bağcığı da açılmış baharın: ayy
Düğmeleri tavana vuruyor.
İnan, her polen sektiğinde kuzum,
Yaprağımın nabzı kabarmış: off
Ben bir kuş olayım; meselâ arıkuşu gibi
Kanat çırpayım yürek titreği,
-can havli, pırpır
Kimse bilmesin içimdeki seviyi
Zâlim ellerde son bulayım..
akla kara savaştı, bir zaman;
süt liman olsa herşey;
-melek gâlip!
köze dönse, kor; şeytan!
zafer işareti mi?
-mağlûp!
Dünya'ya 'gizli' damgasıyla postalanmıştır sevda
Sarı zarfa mühürlenmiştir duygular
Katlanmıştır kağıt içine sevgi,
Saklanmıştır.
Maşuğun adı satır arasında yoklanmış
Sana gelmiyorum bu defa;
-hiç bekleme!
Göçmen kuşları gönderiyorum sadece,
-onlara iyi bak!
Selâm taşıyorlar şimdi; her biri süfyan sanki!
-ağırlığımca altın ya heybesi;
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!