Hiç beceremedim
Meşru olmayan bir yoldan
Kazanmayı
Kaybetmeyi
Kimseyi kandırmayı
Hiç beceremedim
Uzundu kış
Soğuktu gece
Isınmak için
Sığındım gözlerine
Kimsesiz bir çocuk gibi
Dalıp derinliğine
Ben Anadolu’nun bir köyünde doğmuşum
Bu yüzden yüreğim yitik bir evde çarpar
Kaybolmuş sevdaları içinde susarak
Çığlık çığlığa yaşar…
Bir çocukken ezberlemişim yalnızlığı
Aldanmışlık kokan güvensiz karanlıkların
Kalbine eyle takva
Sakın kimseye hor bakma
Veda hutbesini unutma
Üstünlük takvada Allah'u alem.
Yüreğinin ağırlığıyla ölç insanı
Başka bir dünya mümkün
Herkese yetecek kadar mutluluk
Herkese yetecek kadar aş mümkün
Uzaklarda şarkı söylesede kuşlar
Karanlığın içinde küf kokulu yalnızlıklar
Ah nasıl yaşadık bugüne kadar
Ne ben Onsuz kaldım ne O beni bıraktı
Her daim bendeydi Rabbim hiç yalnız koymadı
Sadece yarayı kanattı unutmasın diye beni
Aratan bulduran O beni bana döndüren aşktı.
İnsanların sizin iyi niyetinizi yanlış anlaması önemli değildir;
Vicdanınızın sizi doğru anlaması önemlidir.
Kalbin değeri saflığıyla ölçülür çünkü.
Bugüne kadar yapmadıysan yanlış kimseye,
Bırakmadıysan yarı yolda kimseyi,
Yürü yolunda arkana bile bakma.
Prangaya vurulan sözcükler geliyor aklıma
Dem dem demleniyorum
Hapsedildiğim labirentin parmaklıklarında
Oyalamacalar geçiyor gözümün önünden
Sesler görüntüler..
Resmi bir geçit töreni başlıyor ansızın
Sen özgür bir kuşsun penceremde
Bense dudaklarında soğuk bir kafes
Özgürlük yanarken yüreğimde
Tutuşur
Birden kafes..
Yanarız ikimizde özgürlük
Bir meçhule uyup
Terkeyledi gözlerin beni
Akıp giden zamandan geriye
Yalnızlık kaldı şimdi...
Oysa hangi mutsuzluğu işledi saatler
Kim hesap sorabilir ki



Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!