Her insan yaşamda her şeyin daha iyisini istiyordu, kendisinin iyi olması gerektiği ise kimsenin işine gelmiyordu.
Kendisi dışında herkesi kötü gören kendisi için iyi olan her şeyi isteyen bencil bir anlayışın hakim olduğu bir toplumda kim iyi? Kim kötüydü?
Ve neden insanlar kendileri söz konusu olunca bu kadar doyumsuz olabiliyordu?
Bu doyumsuzluğu insan istencine kim? Kimler? Hangi amaçla ve nasıl bir yöntem ile dönüştürüyordu?
Merhametsiz karanlık içindeyim
Ne zaman güneş doğacak bilmiyorum
Mavi denizlere mor dağlara karşı
Bildiğim bir şarki var onu söylüyorum
Bildiğim bir şarki var onu söylüyorum
Devamını Oku
Ne zaman güneş doğacak bilmiyorum
Mavi denizlere mor dağlara karşı
Bildiğim bir şarki var onu söylüyorum
Bildiğim bir şarki var onu söylüyorum
İyi tespit,
"Nitelikli Yalnızlık..."
Çünkü "haddini bilen"
Arlı, edepli, "iyi yetişmiş" kişiler,
"KİRLİ DÜZENİN DUBLÖRÜ OLMAZ, OLAMAZLAR!"
Zaten o tür insanları
"Niyeti bozuk" olanlar yanında istemez
Taşıyamaz!
Peki ne yapmalı?
"İyi İnsanları" nasıl bulup, bir araya getirmeli, "ÇÖZÜN" demeli,
Sorunları!
Çok basit..
"YANGINI ÇIKARANLARDAN KURTULMALI" önce!
Sonra söndürecek olanları, araçlarıyla iş başına getirmeli...
Kolay mı?
Değil!
Olsaydı keşke,
"Cahile laf anlatmak, deveyi hendekten atlatmak kadar!"
Bu şiir ile ilgili 1 tane yorum bulunmakta