Nihat Malkoç Şiirleri - Şair Nihat Malkoç

Paylaşmaktır mutluluk; hüznü, kederi, gamı
Bazen gönül köşkünü, bazen bir toprak damı

Kavramaktır mutluluk, dünyanın ahvalini
El vermektir yetime, anlamaktır hâlini

“Birisi mutsuzluğundan söz ediyorsa
uzağında birisi vardır”(Özdemir Asaf)

eksikliği kaybedince anlaşılandır mutluluk…
yarınlara umut biriktirmektir kör karanlıklarda
…fırtına sonrası dinginliktir

Bu senin son ordun Salib'e karşı
Rabbim ordumuzu muzaffer eyle!
Sedamız inletsin arz ile arşı
Rabbim ordumuzu muzaffer eyle!

Milletçe çıkmışız kutlu sefere

...küçük dev adama rahmet ve minnetle...

Hüzün coğrafyasında umutlarla doğdun sen
Balkanlarda gözünü açtın Süleymanoğlu!…
Alçak palikaryayı gözyaşınla boğdun sen
Vatanın Türkiye'ye kaçtın Süleymanoğlu!…

Bir ömür çektirdiğin gönül nalân olmuştur
Boğazıma dolanan hasret yılan olmuştur
Hakikat çöllerinde seraptır umutlarım
Söylediğin sözlerin hepsi yalan olmuştur

Nebî’nin mihmandârı, gönüllerin sultanı
Derdini gül eyledi, yoktu çilesiz an’ı

Menzile varmak için nefsini kul eyledi
Sünnet-i seniyyeyi kendine yol eyledi

İçimdeki kasveti atamadım bir türlü
Mihnet döşeğim oldu, yatamadım bir türlü
Pazar pazar dolaştım, bulamadım müşteri
Derdimi kimselere satamadım bir türlü

Edirnekapı’nın gülen yüzüsün
Mihrimah Sultan’ın hayratısın sen!...
Müminin nazarı, gören gözüsün
Mihrimah Sultan’ın hayratısın sen!...

Taşa nakşedilen sonsuz bestesin

Bundan yüz sene evvel yaşamıştık mahşeri
Sönmüştü yokuşlarda gözlerimizin feri
Yokluğun ortasında kazanmıştık zaferi
Sonsuza giden yolun farzet ki başındayız
Milli Egemenliğin yüzüncü yaşındayız

İşgalin eşiğinde yollar gözleniyordu
Yurdunu kurtaracak öncü özleniyordu
Anadolu bir daha Türk'e sözleniyordu
Al bayrak can suyumuz, hürriyetti aşımız
Erişti yüz yaşına Kurtuluş Savaşı'mız